Bu köşede sizlerle beraber olmanın bir kez daha mutluluğunu yaşıyorum. Yeni yazımda size halk arasında Vosvos, tosbağa ya da kaplumbağa olarak adlandırılan Wolksvagen Type 1 otomobilinden bahsedeceğim. Otomobilin hikâyesi 1938 yılında Almanya’da başlıyor.

***

Otomobil, Alman diktatör Hitler'in emriyle Ferdinand Porsche'ye yaptırılmış. Otomobil tasarlanır, ancak tasarım çok basit bulunur. Adolf Hitler, otomobile son detaylarını verir ve seri üretim başlanır. Hitler’in araba kullanma merakı yoktur, ancak arabalara çok meraklı olduğu da bilinir.

***
Bugün bu otomobil bize çok şirin gözükse de, acımasız bir diktatörün talimatıyla tasarlandığı pek çok kişi tarafından bilinmez.  1938’de üretimi başlayan otomobil, dünyanın en çok satılan otomobilleri arasında yer alır.  Bu rakam ise yaklaşık 22 milyon olarak bilinir.

***
(Kraft Durch-Freude-Wagen-Kdf-Wagen adıyla ‘ayda sadece 5 Mark’a araba sahibi olabilirsiniz’ reklamlarıyla satışa sunulur. Hitler, bu araca bir de slogan bulur. Bu slogan ise ‘Sevinç Getiren Güç’ olarak adlandırılmıştı. Ayrıca araç, üç kişilik bir aile arabası şeklinde tanıtılıp seri üretimine başlanır.

***
İkinci dünya savaşının hız kazanması aracı bir askeri araç haline getirir. Bu nedenle aracın sivil üretimi durdurulur. 2. dünya savaşının bitmesi ve Hitler'in intihar etmesiyle Almanya, yeniden inşa edilmeye başlanır. Fakat KDF fabrikasının olduğu bölüm İngilizlerin kontrolüne geçer. Wolsfbrug olarak isimlendirilir ve Volkswagen adını alır.

***
Savaşta doğan ve barışın simgesi olan bu otomobil, herkesin sevgilisi oldu ve olmaya devam ediyor. Şimdi gelelim otomobilin ayrıntılarına. Tip 1 (bilindiği gibi) arka, hava soğutmalı bir motora ve daha önceki bir Porsche otomobilinden (Zündapp için ürettiği Tip 12) ve Çekoslovakya otomobil üreticisi Tatra'nın çeşitli modellerinden ödünç alınmış tasarım öğelerine sahipti.

***

Direksiyonun ortasında su, kenarında bir kale ve bir köpek yer alır. Su aracın su gibi aktığını, kale arabanın sağlamlığını, köpek ise aracın sahibine bağlılığının olduğunu simgeler. Ayrıca bu sevimli vosvoslar 1963'te çevrilen ‘Herbie’ filminin sinema tarihinde tek başrol oynayan otomobil olarak tarihe geçer.

***
Bu hikâyenin ana fikri ne olur bilemem ama acımasız bir diktatörün yaptırdığı araç neden bu kadar sevilir sorusunu kendime sormadan da edemiyorum. Bu beni bugün bile hayrete düşürüyor. Bu sorunun cevabını da bulmak sanırım siz sevgili okurlarıma kalıyor.

Herkese güvenli sürüşler dilerim.