Yıldız Teknik Üniversitesi’nde (YTÜ) 15 farklı disiplinden 110 akademisyenin yer aldığı ‘Şubat 2023 Depremlerinin Oluşturduğu Etkilerin Belirlenmesi ve Afet Sonrası Yönetimi İçin Yapay Zeka Tabanlı Bir Model Oluşturulması’ projesini tanıttı. Projeyle bölgede meydana gelen depremlerin oluşturduğu etkilerin çok disiplinli yöntemler kullanılarak araştırılması amaçlanıyor. Proje kapsamında elde edilecek sonuçlar kullanılarak afet sonrası yönetim için yapay zeka tabanlı bir karar destek aracı geliştirilecek. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde (YTÜ) 15 farklı disiplinden 110 akademisyenin yer aldığı ‘Şubat 2023 Depremlerinin Oluşturduğu Etkilerin Belirlenmesi ve Afet Sonrası Yönetimi İçin Yapay Zeka Tabanlı Bir Model Oluşturulması’ projesini üniversitenin Davutpaşa Kampüsü Tarihi Hamam Etkinlik Salonunda tanıttı. Etkinlikte çok sayıda akademisyen ve katılımcı yer aldı. YTÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından proje koordinatörlüğünü İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Bilgi, İşlem, Alt Yapı ve Planlama Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Uğur Doğan ve yürütücülüğünü ve İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nabi Yüzer üsteleniyor. Jeoloji, inşaat, harita, çevre, endüstri, elektrik-elektronik mühendisliğinden, mimarlığa; şehir bölge planlamadan rehberlik ve psikolojik danışmanlığa kadar uzanan çok disiplinli takım çalışması ile Hatay ili örneğinde ön değerlendirmenin yapılması amaçlanıyor. Projenin 12 ayda tamamlanması ve sonucunda bir raporlama yapılması hedefleniyor. Raporlama sonucunda deprem bölgesinde bu farklı disiplinlerle bütüncül olarak çalışmalar yürütülecek. “YTÜ VAKFI OLAĞANÜSTÜ ÇALIŞTI” YTÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz depremin ardından yaptıkları çalışmaların hız kesmeden devam ettiğini belirterek, “Dün 47’inci TIR’ımızı bölgeye gönderdik. İlk günler herkes bunu yapabiliyor ama dediğimiz gibi sürdürülebilirlik önemli. 500’den fazla öğrencimiz elleriyle, harçlıklarıyla, gönülleriyle gece gündüz çalışarak destek oldu, bu aksiyonun içerisinde yer aldı. Akademisyen arkadaşlarım hemen bölgeye gitti bazıları 1 aylık maaşlarını hemen gönderdiler. Milyonlarca yardım toplandı ama öğrencilerimizin küçük de olsa yaptığı katkılar, akademisyen arkadaşlarımın fedakarca yaptığı katkılar bizler için çok değerli. YTÜ vakfı olağanüstü çalıştı. Bugünler de anlıyorsunuz bir üniversitenin paydaşlarının değerini. Vakfımız muhteşem çalıştı, bin öğrenciye burs veriyordu deprem bölgesinde 200’den fazla öğrenciye yardım etti ve bilgisayarlarını gönderdi” dedi. “YAPAY ZEKA TABANLI KARAR DESTEK SİSTEMİ EN ÇOK İHTİYACIMIZ OLAN ŞEY” YTÜ’nün bir araştırma üniversitesi olduğunu ifade eden Rektör Prof.Dr. Yılmaz, “Tabi ki biz bunları bir görev olarak yapıyoruz. Şunu unutmamak gerekir ki biz AR-GE üniversitesiyiz. Bugün de burada 110 tane akademisyenin 15 farklı disiplinden birbiri ile konuşan, ilişkili ve kendi fonumuz tarafından fonlanan bir projesi tanıtılıyor. 15 farklı proje var. Bu projenin içerisinde; Bölgenin jeolojik yapısının incelenmesi, atıkların bertaraf edilmesi, su, elektrik, doğalgaz altyapısının korunarak yeniden analiz edilmesi, Kültür varlıkları, müzeler gibi bunlarla ilgili projelerin geliştirilmesi yer alıyor. En önemli şey bu projelerin birbiriyle konuşması. Hatay ölçeğinde bunu çalışacağız. Bu örneği alın Türkiye’nin her alanına uygulayın. Yapay zeka tabanlı karar destek sistemi en çok ihtiyacımız olan şey” diye konuştu. YÜZER : PROBLEMLERİ 15 FARKLI DİSİPLİNDE ELE ALDIK İnşaat Fakültesi Dekan Yardımcısı İnşaat Mühendisi ve proje yürütücüsü Prof. Dr. Nabi Yüzer projenin detaylarını şu şekilde anlattı: “Depremin olduğu andan itibaren Yıldız Teknik Üniversitesi gerek inşaat mühendisleri gerek mimarlar ve birçok alandaki hocalarımızın hepsi aynı gün aynı saatlerde hemen olay yerine intikal ettiler. Orada yaşanılan sorunları gördükçe hepimizin psikolojisi bozuldu. Elektrik kesintisi, içme suyu problemleri, barınma problemleri, o yapılara girecek miyim, giremeyecek miyim problemleri o kadar çok problem var ki. Mesela ulaşım, yani oraya yardımın gitmesi, insanların tahliye edilmesi, deprem öncesi ve deprem anında yaşanılan problem ve sonrasında yaşanacak ulaşım problemleri. O kadar çok problem var ki. Biz bunu 15 farklı disiplinde ele aldık. Rehberlik ve psikolojik danışmanlık, inşaat mühendisleri, makine mühendisleri, endüstri mühendisleri, jeoloji mühendisleri, harita mühendisleri, mimarlar, şehir bölge planlamacısı, taşınır varlıklar, taşınmaz kültürel varlıklar gibi. Şu an için 110 akademisyen gönüllü olarak görev alıyor. İhtiyaç duydukça biz bu ekibi geliştirmeye, genişletmeye devam edeceğiz.” “BU DİSİPLİNLERİN BİRBİRİYLE KONUŞMASI LAZIM” Projenin 12 ayda tamamlanmasını hedeflediklerini söyleyen Prof. Dr. Yüzer, “12 ayın sonunda raporlamayı yapacağız. Modelimiz şu an Hatay ili özelinde gerçekleşecek. Ama başta İstanbul olmak üzere birçok ilimizde bu modeli uygulamamız mümkün. Çok veri toplanacak. İçme suyu problemlerinin nasıl çözüleceği, elektrik problemlerinin dayanıklılığının nasıl artırılacağı, ulaşım problemlerinin nasıl çözüleceği, binaların durumunun nasıl değerlendirileceği gibi bütün verilerin bir araya gelmesi ve bunların toplanması lazım. Her biri ayrı bir disiplin ama herkes kendi disiplininde çalışıyor. Bu disiplinlerin birbiriyle konuşması lazım işte yapay zeka burada devreye girecek” dedi.