Havaların ısındığı yaz aylarında en çok yapılan aktivitelerden biri de havuz ya da denizde yüzmek olarak biliniyor. Suyla ilgili aktiviteler her ne kadar eğlenceli olsa da bazı noktalara dikkat edilmediğinde ortaya çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor. Havuz ve deniz suları bazı konular önemsenmediğinde ciddi problemlere yol açabiliyor. Bu dönemde kadınların enfeksiyonlara açık olduğunu bilmesi ve bunlara karşı önlem alması sağlıkları açısından önem taşıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Erhan Hüseyin Cömert, yaz aylarında sık görülen vajinal enfeksiyonlar ve onlardan korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi. Yüzmenin yaz aylarında yapılabilecek en güzel aktivitelerden biri olduğunu ancak doğru önlemler alınmadığında deniz ve havuz suyunun kadınlarda enfeksiyon riskini artırdığını belirten Medicana International İstanbul Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Erhan Hüseyin Cömert, kadınlarda yaz aylarının gelişi ile birlikte ter, hijyenik olmayan havuzlar, sentetik giysiler, ıslak mayolar, havuz ya da deniz sonrası duş alınmaması gibi birçok sebepten dolayı özellikle genital mantar, vajinal enfeksiyon ve hastalıkların sıklıkla görülebildiğini dile getirdi. HAVUZ VE DENİZ SONRASI DUŞ ALMAK ŞART Dr. Öğretim Üyesi Cömert, şöyle devam etti: “Yazın kadınlarda idrar yolu enfeksiyonu ve mantar sık görülmektedir. Genellikle havuzlar temiz tutulmak amacıyla klor kaynaklı dezenfektanlar ile temizlenmektedir. Havuz enfeksiyonlarının ortaya çıkmasının en önemli sebeplerinden biri de havuz suyu içerisinde bulunan klordur. Klor, vajen florasını bozabilmektedir. Bu nedenle havuzların en kalabalık olduğu saatlerde tercih edilmemesi uygun olacaktır. Bunun yanında tercih edilecek havuzun temizliğinden emin olmak gerekmektedir. Yazın havaların sıcak olması nedeniyle terleme de yoğun olarak görülmektedir. Sıcak ve ter de dikkat edilmediğinde çeşitli enfeksiyonları tetikleyebilmektedir. Sıcak ve ter, kadınlarda zararlı bakterilerin en sevdiği ortamları oluşturabilirler. Bu yüzden iç çamaşırların hemen her gün değiştirilmesi çok faydalıdır. Islak mayoyla asla uzun süre kalmamak gerekir çünkü ıslaklık ve nem genital bölgedeki enfeksiyon riskini artırmaktadır. Bunun yanı sıra giyilen iç çamaşırların da pamuk oranı ne kadar yüksek olursa o kadar iyi olacaktır. Vücutta enfeksiyon oluşturabilecek zararlı bakterilerden kurtulmanın ilk yolu deniz ya da havuza girmeden önce ve çıktıktan sonra duş alınmasıdır. Böylece genital enfeksiyondan korunmanın da ilk adımı atılmış olur.” TATİL SEZONU BİTTİKTEN SONRA JİNEKOLOJİK MUAYENE ÖNERİLİR Dr. Öğretim Üyesi Cömert, “Normal şartlarda genital bölgede kokusuz renksiz bir akıntı olması doğaldır. Eğer bu akıntının rengi, kokusu ve miktarı değişirse enfeksiyondan söz edilebilir. Her akıntı enfeksiyon değildir. Şayet genital bölgede kaşıntı, kötü koku, şişlik gibi belirtiler varsa mutlaka doktora başvurmalıdır. Aynı zamanda tatil sezonu bittikten sonra da jinekolojik muayeneden geçilmelidir” dedi. GENİTAL BÖLGEYE ALKOL YA DA PARFÜM İÇEREN ÜRÜN KULLANMAYIN Dr. Öğretim Üyesi Cömert, “Yaz aylarında aşırı terlememeye, pamuklu iç çamaşırları giymeye, iç çamaşırlarını sık sık değiştirmeye, ıslak ya da nemli mayoyla durmamaya, hijyeninden emin olunmayan havuz ya da denizlere girmemeye, regl döneminde ped ve tamponların ideal sürede değiştirilmesine, havuz ya da denizde uzun süre kalınmamasına, bol su tüketimine, genital bölgeye alkol ya da parfüm içeren ürün kullanmamaya dikkat edilmesi gerekmektedir. Bunun yanında probiyotik besinlerden sıklıkla dengeli bir şekilde faydalanılması da enfeksiyon riskini azaltacaktır” ifadelerini kullandı.