Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) Seven Circles, Metro Türkiye ve Alfa Grubu iş birliğinde ‘Empowering Women through Cooking’ (Kadınların Yemek Aracılığıyla Güçlendirilmesi- EWC) yemek kitabını Türkiye’de de yayınladı. Kitapta, yaprak sarma, mantı, çi börek, imambayıldı, mücver, hamsi ekmeği gibi Türkiye’de yaşayan ve ülkenin farklı bölgelerinden, farklı ülkelerden ve farklı geçmişlerden gelen 59 kadının tarifleri yer alıyor. Kitabın lansmanı Metro Türkiye'nin bünyesinde bulunan gastronomi platformu Gastronometro’da gerçekleştirildi. Düzenlenen etkinlikte ‘Gastronomide Güçlü Kadınlar ve Kadın İstihdamını Arttırmak’ ve ‘Kadınların Gastronomi Yoluyla Güçlenmesi’ başlıklı panellerde kadınların sektördeki konumu ve yeni fırsatlar da tartışıldı. Yazarları ve okuyucularıyla ilk kez buluşan kitapta yer alan kadınlar tariflerinin yanı sıra zorlukları yenmeye, hayallerinin peşinden gitmeye, kendilerinin ve çevrelerindeki insanların hayatlarını değiştirmeye dair kendi ilham verici hikayelerini de paylaştı. TÜRKÇE VERSİYONU 2023’TE YAYINLANACAK İlk olarak İngilizce olarak yayınlanan Empowering Women through Cooking yemek kitabının Türkçe versiyonun 2023 yılında raflarda olması planlanıyor. Seven Circles “Empowering Through” için daha önce WFP Mısır ve WFP Ürdün ile iş birliği yaparak ülkelerin geleneksel tariflerini işlemişti. RAMASWAMİ: PROJENİN PARÇASI OLMAKTAN BÜYÜK MUTLULUK DUYDUM Etkinlikte konuşan WFP Türkiye Temsilcisi ve Ülke Direktörü Parvathy Ramaswami, "Projenin parçası olmaktan büyük mutluluk duydum. Kitap sadece yemek tariflerini bir araya getirmiyor hikayeleri anlatılan kadınlar mutfak sırlarını, geleneklerini paylaşıyor. Kitabın içerisinde farklı farklı baharatlar, malzemeler görünce çok mutlu oldum. Göze hitap ettiği kadar insanın damak tadına da hitap ettiğini düşündüm. Yemek pişirmek kişinin kendini ifade etme şeklidir. Aynı zamanda bir sanattır. Kadınlar yemek pişirme konusunda son derece önemli bir role sahip. Bir nevi yemek pişirmek kadınları bağımsız hale getiriyor. Yemek kitabında kadınların hikayelerini görmek o hikayeler içerisinde yaşadıkları zorlukları ve kazandıkları başarılara tanıklık etmek benim için çok çarpıcıydı. Kitapta sadece evde yemek yapan kadınların hikayelerine yer verilmiyor. Kadın girişimciler de var. Kendi işletmelerini kurmuş, restoranlarını işleten kadınlar da var. Onların uzmanlığına ve deneyimine de tanıklık ediyoruz. Yemek pişirmek bu kadınların geçim kaynağı. Kadınlar aslında gıdanın niteliğine, yerine ve koşullara göre şekil değiştirebilmesine de katkıda bulunuyor. Türkiye, dünyanın en büyük geçici ve uluslararası koruma statüsünde olan sığınmacı nüfusuna ev sahipliği yaparak dünyaya örnek oluyor. Kitapta Türkiye’de yaşayan ve Türkiye’ye duydukları sevgiyi paylaşan Suriyeli, Afgan, Pakistanlı, Amerikalı kadınların hayat hikayelerine yer veriliyor. Bu kitap projesi, yemeğin insanları birleştirici gücünü anlatan ve çeşitliliğin yerel kültürlere ve mutfaklara katkı sağlayabileceğini gösteren harika bir örnek” dedi. Türk mutfak kültürünün, tarih boyunca bulunduğu coğrafyadaki medeniyetler ve göçlerle zenginleştiğini hatırlatan Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng ise “Metro Türkiye olarak en büyük amacımız Türk mutfak kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarabilmek. Bu bağlamda hem evde hem de profesyonel mutfaklarda kadınların rolü çok değerli. Bu projenin bir partneri olarak kadınların gastronomi yoluyla güçlendirilmesine katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz. Bu kitaptaki reçeteler Türkiye’nin ilk gastronomi platformu olan Gastronometro mutfaklarında hayat buldu. Şeflerimizle birlikte bu olağanüstü kadınlarla tanışmış olmaktan ve hikayelerine şahitlik etmekten de gurur duyduk” diye konuştu. “PROJE KAPSAMINDAKİ PAYDAŞLARIMIZA VE KATKIDA BULUNAN HERKESE MİNNETTARIZ” “Empowering Women through Cooking – Türkiye kitap projesinin Seven Circles tarafından oluşturulan yeni bir sosyal girişim türü olan Empowering through’nun paydaşlarıyla birlikte gastronomi alanında hayata geçirdiği dördüncü kitap olma özelliği taşıdığını kaydeden Empowering through Kurucu Ortağı Dina Saoudi da “Proje kapsamındaki paydaşlarımıza ve katkıda bulunan herkese minnettarız. Dünyadaki ilham verici kadınlarımızın hikayelerine ışık tutmaktan dolayı heyecan duyuyoruz. Kitapla kadınların bize verdiği hediyeyi onlara geri vermek istedik. Bu dördüncü basımını yaptığımız kitap. İlk başta Ürdün ardından Lübnan ve Mısır’da kitap basıldı. Yakın zamanda da 10 ülkeye yayılmayı hedefliyoruz. Kadınlardan gelecek olan geri bildirimi çok önemsiyorum. Bir kadın gelip beni bulacak ve ‘sen beni bu kitapta bulmuşsun’ diyecek. Benim dilimi konuşmak zorunda değil gıdanın, yemeğin, aşkın diliyle konuşuyorsa biz birbirimizi anlarız" dedi. Alfa Yayın Grubu Kurucusu Faruk Bayrak ise “Alfa Yayınları olarak yemek ve yemek kültürü uzun süredir sahiplendiğimiz bir konu. Kadınların ve yemek kültürünün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bu projenin bir parçası olmaktan ve Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı ile yaptığımız bu iş birliğinden dolayı mutluluk duyuyoruz” dedi. Panellerin ardından tarifleri ve hikayeleri kitapta yer alan Türkiye’den Özlem Hersekli ve Suriye’den Batül Almurad, katılımcılar eşliğinde yemek hazırladı. Her iki kadın da gençlerin iş bulmalarına ve kendi kendilerine yetebilir olmalarına yardımcı olmak için çeşitli eğitimler sağlayan bir WFP programı aracılığıyla şef asistanı olarak eğitildi.