Çocuklara ağız ve diş bakım alışkanlıklarının kazandırılması büyük önem taşıyor. Çocuklar ağız sağlığına yeterince dikkat edemeyebilirler diyerek ebeveynleri uyaran Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Melih Özdemir, “Süt dişleri normal dişlere oranla daha çok organik madde içerir, bu nedenle çürümeye daha meyilli olur. Çocuklar diş çürüğünün erken döneminde görülen hassasiyet ve ağrı gibi semptomları yorumlayamaz ve çoğunlukla diş hekimine başvurulduğunda çürük ilerlemiş olur. Bu yüzden ebeveynlere çocuklara ağız bakım alışkanlıkları kazandırılması ve takibi konusunda büyük görevler düşer” dedi.

Çocuğun dişçi korkusunu yenmesi konusunda da ebeveynlere tavsiyede bulunan Emsey Hospital Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Melih Özdemir, “Toplumumuzda büyük, küçük fark etmeksizin birçok kişide dişçi korkusu var. Ebeveynlerin en önemli görevlerinden biri de çocuklarını yetiştirirken ağız ve diş bakımı konusunda çocuklarını bilgilendirmeleri ve diş hekimlerine güven duymaları konusunda çocuklarını desteklemeleridir” diye konuştu.

“ÇOCUKLARA DİŞ FIRÇALAMA ALIŞKANLIĞI KAZANDIRILMALI”

Diş fırçalama işleminin çocuğun arka dişlerinin çıkmasıyla beraber başlamasının uygun olduğunu söyleyen Dt. Melih Özdemir, şöyle devam etti:

“Çocukların diş fırçası kullanımına 2 buçuk, 3 yaşından sonra başlaması doğru olur. Bu yaşlarda bizim gibi belli tekniklerle diş fırçalayamazlar elbette ama burada önemli olan diş fırçalama alışkanlığı kazandırabilmektir. Çocuklar çoğu zaman dişlerinin görünen ve kolay ulaşılır kısımlarını fırçalar. Ara yüzleri ve çiğneyici yüzleri fırçalamayabilirler bu nedenle anne ve babaların çocukların diş fırçalama işlemi bittikten sonra kontrol etmelerinde fayda var.”

Çocuğun diş hekimi ile tanışmasının da 2 buçuk 3 yaşlarında uygun olacağını söyleyen Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Melih Özdemir, “Çocuklar için diş fırçası ve macun seçerken doktora danışılması doğru olur” ifadesini kullandı.

“ÇÜRÜĞE KARŞI ÖNLEM ALINMALI”

Günümüzde dişleri koruyacak ve güçlendirecek uygulamaların olduğunu söyleyen Dt. Özdemir, şunları kaydetti:

“Çürüğü tamamen önleyebilecek bir uygulama olmasa da koruyup güçlendirmeye yönelik bazı uygulamalar mevcuttur. Bunlardan en yaygın olanı fissür örtücü denilen malzemedir. Fissür örtücüler, fissür adı verilen olukların üzerini kapatarak, o bölgeye yemek artığı ve mikropların sızmasını engeller. Böylelikle çürüğe karşı önlem alınmış olur. Fissür örtücüler, aynı zamanda içerdiği fluorid ile diş yapısını güçlendirmeye destek olur. Bu işlem tüm süt azı dişlerine ve 6 yaşından sonra çıkan kalıcı ve küçük azı dişlerine uygulanabilir. Çürükle mücadelede bir diğer yol ise fluorid uygulamalarıdır. Fluorid diş macunlarında ve bazı besin maddelerinde bulunur fakat çocuklar çoğunlukla diş fırçalamayı ihmal ettiklerinden yeterli fluorid alamazlar. Bu gibi durumlarda profesyonel yüzeysel fluorid uygulamaları yapılmaktadır. Bu uygulama sadece diş hekimleri tarafından kullanılır ve sadece dişleri çürümeye meyilli çocuklara değil tüm çocuklara yapılabilir.”

“SÜT DİŞLERİNDEKİ ÇÜRÜKLER TEDAVİ EDİLMELİ”

Tedavi edilmeyen süt dişlerinin birçok sağlık problemine yol açabileceğinin altını çizen Özdemir, “Süt dişleri kalıcı olmadığından nasıl olsa dökülüyor diye anne babalar tarafından pek önemsenmez. Fakat tedavi edilmeyen süt dişi çürükleri, ağrı, ağız kokusu, çiğneme güçlüğü, beslenme bozukluğu ve çarpık bir diş görünümüne sebep olabilir. Bu dönemde tedavi edilmeyen süt dişi çürükleri çekilmek zorunda kalınır ve ileride diş çarpıklığı, çene gelişiminde bozukluk gibi sorunlara neden olabilir. Çekilmediklerinde ise sağlık problemlerine yol açabilir” diyerek uyarılarda bulundu.