Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonda görüştü. Her iki lider Dağlık Karabağ sorununun çözümüne ilişkin "Ortak bir çalışma grubu" kurulmasını kararlaştırdı.
Türkiye ve Rusya, Dağlık Karabağ'da çatışmaların durması ve siyasi sürecin tesis edilmesi için harekete geçiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin telefonda görüştü. O görüşmeden Dağlık Karabağ için yeni bir masa kurulması kararı çıktı.
Erdoğan'dan Karabağ teklifi
Sena Alkan’ın görüşmeye yakın kaynaklardan aldığı bilgide, o görüşmede Putin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Karabağ sorununu kuracağımız bir masada birlikte çözelim" açıklamasını yaptı. Kaynaklar müzakerelerin önümüzdeki günlerde ikili formata dönebileceği ve Minsk dışı bir model gelişebileceğini ifade etti, ancak önümüzdeki bir iki günün takibi hızlı yapılmalı dendi. Kaynaklar, Şuşa zaferi sonrası Azerbaycan'ın ilerlemesini durduracağı ve müzakere masasının deneneceğini söyledi. Ermenistan'ın peyderpey yedi reyondan çıkacağının Rusya tarafından dile getirildiği açıklamalarını kullandı.
Ortak çalışma grubu kararı verildi
Bu kapsamda görüşme trafiğini de hızlandıracak bir ortak çalışma grubu kurulacak. Karabağ sorununun çözümü için ortak bir masa kurulması kararı alındı. Buna göre, hem ateşkes sonrası hem de siyasi süreci yürütmek için yeni bir çalışma başlıyor. Kaynaklar, amaç çatışmaların sona ermesi ve Ermenistan’ın yedi reyondan çekilmesi mesajı veriyor. Peki çekildikten sonra sahada ne olacak? Yakında Türkiye ve Rusya'nın sahayı kapsayan girişimlerinin olabileceğinin de sinyali verildi.
Dışişleri bakanları harekete geçti
Erdoğan ve Putin dışişleri bakanlarına da talimat verdi. İki ülkenin dışişleri bakanları liderler görüşmesinin hemen akabinde telefon görüşmesi yaptı. Tıpkı Suriye ve Libya'da olduğu gibi Karabağ konusunda da ortak çalışma grubu çalışması açıklamasını yaptı.
CNN TÜRK'e konuşan Azerbaycan kaynakları, masadaki eski teklifler kalktı artık yeni bir teklif olmalı ifadelerini kullandı. 2 durumun altını çizdi. Birincisi Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünden taviz olmayacağı, ikincisi ise masada konuşulacak tek şey önceden orada yaşayan Ermenilerin hangi statüyle kalacağı. Kaynaklar vatandaşımız gibi yaşayacaklar, bir kültürel otonomi de konuşulabilir açıklaması yapıldı.
