MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Musul Başkonsolosluğu’na yapılan saldırının aynı zamanda Türkiye’ye yapıldığını söyledi. Bahçeli, "IŞİD aynı zamanda Türkiye’ye saldırmış, vatan topraklarına kast etmiş, Türk bayrağını alçakça indirmiştir." dedi.

TBMM’deki grup toplantısında konuşan Bahçeli, Musul’da yaşanan olaylarla ilgili şunları söyledi: "Musul’da yaşanan olayda hiçbir çatışma yaşanmamış. Bu durum manidardır. Özel harekat tek kurşun atılmamış. Burada üzerinde durmamız gereken önemli bir konu var. Türkiye’nin Musul Konsolosluğu Türkiye’nin diplomatik misyonlarından biridir. Viyana Sözleşmesi’ne göre konsolosluğumuzun dokunulmazlığı vardır bu kesindir. Konsolosluğumuzun bulunduğu alan Türkiye topraklarıdır. IŞİD aynı zamanda Türkiye’ye saldırmış vatan topraklarına kast etmiş Türk bayrağını alçakça indirmiştir. Başbakan bunlar senin için anlam ifade ediyor mu, bayrak indirilmiş, vatan işgal edilmiş bu sana bir şey çağrıştırıyor mu? İradeni kime ipotek ettirdin, siyasetini kimlere peşkeş çektirdin?

Cebini parayla dolduran aslan parçası Erdoğan’dan IŞİD’e en ufak bir itiraz gelmemiştir. Başbakan Obama’dan yüz bulamayınca başkan yardımcısından telefon trafiğiyle icazet beklemiştir. Başbakan muhalefete nasıl kara çalarım derdinde. Bu nasıl kendini bilmezliktir. Ne bitmez çalışmadır ki bir haftadır konsolosluğumuzdan silah zoruyla çıkarılan 49 vatandaşımız hala kurtarılmamıştır."

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları:

KARANLIK ELİN KÜFLÜ HALKASIDIR

Bu durum uluslararası hukuka ağır bir darbedir. Eli silahlı IŞİD örgütünün mezhepçi hareket ederek Irak topraklarına ilişmesi caniliğin mevzi kazanmasıdır. IŞİD Ortadoğu’nun yeni bir baş belasıdır. IŞİD’e yardım ve yataklık yapanlar, bugünlerde dökülen kanlardan doğal olarak sorumludur. Maalesef ki AKP’ de içindedir. IŞİD canavarını azdıran karanlık elin küflü bir halkasıdır.  Türkiye ile Suriye sınırındaki 2 geçiş kapısı IŞİD’in kontrolündedir. İşsiz, yarınsız ve vicdansız yığınlar El Kaide, El Nusra ve IŞİD gibi terör çetelerini diri ve zinde tutmuştur.  AKP’nin bu terör gruplarıyla belli ve belirsiz mesafe koyması kalıcı sonuçlar doğurmamıştır

GECİKMİŞ BİR İTİRAF

Dışişleri Bakanı’nın Şubat ayında TV’de Suriye’yi kastederek "IŞİD denilen suç yapılanması rejimle çalışan bir yapılanma ‘’ sözü gecikmiş bir itiraftır. Muhtemel riskleri öngörememesi içine düştüğü stratejik çaresizliğin hazin bir neticesidir. Bazı deliller AKP’nin hala vahşi örgütlerle aynı potada olduğuna işaret etmektedir.

31 VATANDAŞIMIZIN AKİBETİ MEÇHUL

31 vatandaşımızın akibeti ise meçhuldür. Başbakan, IŞİD’e terörist diyememiştir. Çünkü geçmişten gelen gönül borcu, sıcak bir ilgisi vardır. İşitme sorunu varsa IŞİD BOP’un kucağında gözlerini açan bir terör örgütüdür. Korkak Başbakan yine nereye sıvıştın? IŞİD Türkiye’ye kafa tutmaktadır. Aracılar vasıtasıyla pazarlık yapmak derdinde. Başbakan bunlara kafa tutmak yerine bizim IŞİD’i tahrik ettiğimizi söylüyor.  Bu akılsız ve ahlaksız sözlerinin bizim nezdimizde karşılığı yoktur. Türk devleti ona buna pabuç bırakmaz. Türk vatandaşlarımızı kurtarmak AKP2nin siyasi şeref ve namus borcudur.

MEYDAN OKUMANIN BEDELİNİ...

Türkiye’ye meydan okumanın bedelini IŞİD’e ödetecektin. Rehin alınan vatandaşlarımızın başına bir şey geldiğinde bunu neyle izah edeceklerini sordu ve bunlarla kendini avuttu. Başbakan ya IŞİD taraftarıdır ya da acizdir. Biz vatandaşlarımız derhal kurtarılmalı diyoruz, Başbakan laf ebeliği yapmıştır.

Türkiye’nin itibarı kayboluyor diye uyarıyoruz, Başbakan ‘vakur olacağız’ ezberleriyle adeta saklambaç oynamıştır. Ortadoğu’da rica ile bir yere varılamaz. Başbakan madem diplomasiye inanıyordu o halde yıllardır Suriye’de yıllardır sürdürülen asimetrik mücadeleye neden taraf olmuştur. Başbakan’ın sicili bu konuda katrana dönmüştür. AKP'nin IŞİD karşısında atıllığı fıtratı gereğidir. Başbakan terörist görünce anında pazarlık yapmaktadır.

"IŞİD SURVIVOR YARIŞMASI MI DÜZENLEDİ"

Erdoğan radar gibi teröristi her yerde bulmakta ve bağrına basmaktadır. Başbakan’ın geceleri huzurla başını yastığa koyması için herhalde ‘bugün PKK ya da IŞİD için ne yaptın’ sorusunu sormalıdır. Rehin alınanların güvende olduğunu söylemektedir. Her an ağlama modundaki Başbakan Yardımcısı IŞİD’in hedefinde Türkiye’nin olmadığını söylemektedir. Bu sözlerin neresinden tutalım? IŞİD, Survivor yarışması düzenledi de biz mi kaçırdık. Bugün ne pişirsem, gelinler kaynanalar türünden programlar tertip etti de biz mi anlamadık. Bunun için katılım artsın diye insan kaçırıldı da biz mi bilemedik.