Tuzla’da orta hasarlı olduğu tespit edilen 37 binanın yıkım süreci başladı. Hak sahiplerine defalarca yazılı ve sözlü uyarılarda bulunduklarını ifade eden Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, “Defalarca kendilerine bu binaların boşaltılması gerektiğini belirttik. Kendilerinin canına bir zarar gelmemesi için yıkmak zorunda olduğumuzu defalarca söyledik. Bu tebligatlar yeni değil. 22 yıllık bir süreç. Bu dönüşümün yapılması konusunda her türlü uyarılarımıza rağmen süre istediler. Bu depremden sonra İstanbul’da büyük bir risk altında. Dolayısıyla böylesine büyük bir risk altındaki yerde kimseye ölme veya enkazın altında kalma özgürlüğü veremeyiz” dedi.

Yazıcı, “2022 yılı itibariyle 1999 Gölcük Depremi sonrasında orta hasarlı bina sayısı İstanbul’da bin 600’dü. Tuzla’da ise 67 binaydı. Bu binalardan 30 tanesi dönüşüme girdi. 37 tane kalmıştı. Bunların da 10 tanesi güçlendirme çalışması yaptı. 2023 yılı itibariyle geriye kalan 27 binayı Kahramanmaraş merkezli deprem sonrasında tekrar gündeme getirdik. Geçen yıl yapmış olduğumuz onlarca toplantı sonrasında artık bu binaların yenilenmesi gerektiği, bunun bakanlık, valilik ve bizim çalışmalarımızla İstanbul’daki bütün bu binaların yenilenmesi gerektiğini vatandaşımıza bildirdik. Bu yenilemenin mutlaka ve mutlaka olması gerekiyor. Tuzla İstanbul’da Bakırköy ile beraber deprem fay hattına en yakın iki ilçe. Bu iki ilçeden birisi olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ile 2013 yılında yapmış olduğumuz deprem risk haritasında Tuzla, fay hattına en yakın iki ilçeden biri olarak 7 büyüklüğündeki bir depremi 9 yıkım gücünde olacağından bahsediliyor. Böylesine bilimsel bir veri karşısında daha fazla duramazdık.  Vatandaşımıza ‘bunları mutlaka dönüştürmemiz lazım, mutlaka yenilememiz lazım, mutlaka burayı tahliye etmeniz’ lazım dedik” dedi.

“BOŞALTILAN HER BİNANIN YENİLENMESİ KONUSUNDA ELİMİZDE GELENİ YAPIYORUZ”

Başkan Yazıcı, “Onlarca toplantı sonrasında vatandaşımıza bunları ilettikten sonra bakanlığın kira desteği, valiliğin kira desteği, bizim kira desteğimiz, olursa yeni dönüşüm projelerinde daire verilmesi ya da bu binalarda yapılacak dönüşüm projelerine tüm teknik alt yapı dahil olmak üzere projelendirmede her türlü destek vereceğimizi belirttik. Depremden sonra artık kanuni zorunluluk gereği, İstanbul’un tamamında olduğu gibi Tuzla’da da vatandaşlarımızın bu binaları tahliye etmesi gerekiyor. Olası bir depremde ilk yıkılacak binalar olması nedeniyle vatandaşımızın canı bizim için kıymetli. Bir deprem olduktan sonra bina yıkıldıktan sonra kişilerin kendi kararları değil, toplumsal bir çöküntüye neden oluyor. Toplumsal bir zarara neden oluyor. Biz vatandaşımıza kıymet veriyoruz. Onlara bir şey söyledik; ‘Ölme özgürlüğünüz yok’ dedik. Bu binaları boşaltacağız, bu binaları boşaltmak için tebligatlarımızı yaptık. Büyük bir çoğunluk boşalttılar. Gerekli destekleri de kendilerine verdik. Boşaltılan her binanın yenilenmesi konusunda elimizde geleni yapıyoruz. Mağdur etmeyeceğiz” açıklamasında bulundu.

“KİMSEYE ÖLME VEYA ENKAZIN ALTINDA KALMA ÖZGÜRLÜĞÜ VEREMEYİZ”

Yazıcı, “Boşaltılan binaların hemen yıkımlarını yapacağız. Çünkü binaların bir deprem karşısında mahallede de bir sorun olabilir. Binalar boşaltıldığı anda yıkılacaklar. Daha güvenli bir bina yapılıncaya kadar süreç devam edecek. Bu süreç 22 yıldır vatandaşımıza bildirilen bir süreç. 2022 yılında biz yaklaşık, 3’er defa hepsiyle toplantı yaptık. Defalarca kendilerine bu binaların boşaltılması gerektiğini belirttik. Kendilerinin canına bir zarar gelmemesi için yıkmak zorunda olduğunu defalarca söyledik. Bu tebligatlar yeni değil. 22 yıllık bir süreç. Geçen yıl İstanbul’da olduğu gibi Tuzla’da da uyarılarımızı yaptık. Bu dönüşüm yapılması konusunda her türlü uyarılarımıza rağmen süre istediler. Bu depremden sonra İstanbul’da büyük bir risk altında. Dolayısıyla böylesine büyük bir risk altındaki yerde kimseye ölme veya enkazın altında kalma özgürlüğü veremeyiz” ifadelerini kulandı.