Modern dünyada ulusal gelir artışı sadece bilinen sektörlerden gelmez. Spor başta olmak üzere geleneksel sektörler dışındaki faaliyetlerdeki gelişmeler de ülkelerin gelir düzeyini önemli ölçüde etkilemektedir. Spor dendiğinde ilk akla gelen dalların başında futbol gelmektedir. Tarihi oldukça eskileri dayanan futbol sporu her yaştaki insanın ilgi duyduğu alanlardan birisidir. Gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerde farklı liglere dayalı olarak örgütlenen futbol sporu kurumsal bir kimlik kazanmış ve devasa bir yapıya dönüşmüştür.  Bu alanda çalışan araştırmacılar bu devasa yapıyı sektör ya da endüstri gibi kavramlar ile sıfatlandırmışlardır.

Futbol endüstrisi ekonominin gelir - harcama akımı içerisinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Futbolcu ve teknik adamların ücret ve transfer gelirleri, futbol takımlarının reklam sektöründeki ağırlığı, forma ve futbol takımlarının markasal ürünlerinin satış ve pazarlanması, bilet satışları, medya kuruluşları ile futbol takımları arasındaki yayın anlaşmalarından kaynaklanan gelirler, ulusal ve uluslararası futbol karşılaşmalarının ortaya çıkardığı ulaşım, konaklama, yeme –içme, eğlence gibi faaliyetler gelir harcama sürecini etkileyen faaliyetlerden birkaçıdır. Futbol endüstrisindeki faaliyetler sektörler arası ilişkileri etkileme gücüne sahiptir. Büyük stadyum, konaklama ve çalışma tesislerinin inşası inşaat sektöründeki üretim ve istihdamı etkilemektedir. Ulusal ve uluslararası futbol karşılaşmalarının ortaya çıkardığı taraftar haraketliliği turizm sektöründeki faaliyet hacmini doğrudan etkileyerek sektöre canlılık getirmektedir.  Uluslararası karşılaşmaların ortaya çıkardığı yurtdışı insan hareketliliğinin döviz gelirlerini artırıcı etkisini de unutmamak gerekir.  Futbol endüstrisi ekonomideki bütün markaların tanıtımı ve marka bağımlılığının oluşmasında çok güçlü bir rol oynamaktadır. Pazar paylarını genişletmek isteyen, geliştirdikleri yeni ürünleri tanıtmak isteyen, piyasalardaki güçlü hakimiyetlerini korumak isteyen hemen her sektördeki firma, futbol takımlarına reklam ve tanıtım için büyük fonlar transfer etmektedirler. Kimi zaman yıldız oyuncular ve teknik adamlar dünya devi firmaların reklam yüzü olmak suretiyle büyük gelirler elde etmektedirler.

Futbol takımı taraftarı olmak, bireyler için bir kimlik unsuru olmaya başlamıştır. Takımların amblemini ve tanıtımını içeren her düzeydeki nihai ürününü satışı futbol takımlarının en önemli gelir kaynaklarından birisi olmuştur. Takımların amblemlerini içeren ürünlerin satışı ve pazarlanması konusunda takımlar arasında kıyasıya bir rekabet yaşanmaktadır. Taraftarlar söz konusu ürünleri satın alırken aidiyet duygusu ile hareket etmenin mutluluğunu yaşamaktadırlar. Amblemli ürünlere harcanan her kuruş aidiyet duygusunu tatmin etmenin yegane yoludur. Futbol endüstrisini diğer sektörlerden ayıran en önemli özellik, bu sektörün salt ticari bir alan olmamasıdır. Sadakat, sevgi, gösteriş, tanıtım, toplumda yer edinme gibi hislerle futbol takımlarına devasa fonlar bağışlanmaktadır. Taraftarların ve takım yöneticilerinin futbol kulüplerine yaptıkları bağışlar, sektörün fon gücünü belirleyen temel gelir kaynaklarından birisidir.

Güçlü gelir kaynaklarına sahip takımlar fiziki alt yapılarının yanısıra beşeri sermaye güçlerini de sürekli geliştirmektedirler. Bir futbol takımı uzun süre zirvede kalmak, uluslararası saygınlığa sahip olmak ve güçlü bir kurumsal kültüre sahip olmak için herşeyden önce çok güçlü ve sürekli gelir kaynaklarına sahip olmalı ve finansal yönetimini ekonomi- finans biliminin rasyonel ilkelerine göre yönetmelidir. Gelir kaynakları açısından sınırlı sayıda kişiye bağımlı olunması halinde bağımsız bir finans ve kurumsallaşma stratejisinin uygulanması mümkün değildir. Yönetim kurulları teşekkül ettirilirken, dikkat edilmesi gereken hususlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Kurul üyeleri kendi imkanları ve sosyal ağları nedeniyle takımlara sürekli fon kaynakları sağlayabilmelidir.
  • Sosyal statü, siyasi ve mali güç kriterleri esas alındığında üye dağılımında adalet sağlanmalıdır. Her türlü görüşün önemsendiği ve hayat bulduğu bir yapı tesis edilmelidir. Kararlar ortak aklın ürünü olarak tezahür etmelidir.
  • Kurul üyeleri arasında yeterli sayıda futbol sporunun incelikleri, uluslararası boyutu, oyun ve futbolcu kalitesi, futbol sporunun kurumsal ve yasal çerçevesi gibi konularda bilgi sahibi olan kişilerin yer alması sağlanmalıdır.
  • Unutmamak gerekir ki, futbol kulüpleri bir yönüyle futbol endüstrisinin temel taşları olan ticari kuruluşlardır. Ticari kuruluşlar sadece duygusal bağlılık ilkesi ile yönetilemez. Sadakat ve bağlılık çok gerekli koşullar olup etkin yönetim için yeter koşullar değildir. Modern ticari kuruluşlar sosyoloji, psikoloji, ekonomi ve finans bilimi gibi disiplinlerin ilkeleri ile yönetilmelidir. Pazarlama, satış, kurumsallaşma, reklam, insan kaynakları yönetimi, sivil toplum örgütleri, finans yönetimi, müşteri ilişkileri, uluslararasılaşma, devlet ve mahalli idareler ile ilişkiler söz konusu bilim dallarının ilkelerine göre yönetilmelidir.
  • Yönetim kurulunun kararları şeffaflık, açıklık ve hesapverebilirlik ilkeleri gözetilerek alınmalıdır. Kurulların teşekkül süreci, karar alma süreçleri, finansal yönetim gibi konularda söz konu ilkelerin gözetilmemesi durumunda kurumsallaşma ve itibarlı olma hedefleri asla yakalanamaz. Takımla ile ilgili bütün yönetsel süreçlerin şeffaflık ve hesapverebilirlik ilkelerine göre sürdürülmesi halinde yüksek düzeyli kredibilite sağlanmış olacaktır. Kurumlar, kredibilitelerinin yüksekliği ölçüsünde kurumsal kimlik kazanıp uzun süre hayatta kalma şansı elde ederler.