Seramik sektörünün global oyuncularının 2 yılda bir en yeni ürünlerini sergilediği ISH Frankfurt Fuarı, 13-17 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek. 'Sürdürülebilir bir gelecek için çözümler' mottosuyla düzenlenecek fuarda, Seramiksan da en yeni ürünlerini tanıtacak.

Fuarların önemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Seramiksan Direktörü Süreyya Çağlar, “Globaldeki yüzlerce markanın ürünlerini görücüye çıkardığı bu fuarlar sayesinde, hem yurt dışındaki marka bilinirliğimizi artırıyor, hem de Türk seramik sektörünün gücünü ve kalitesini kanıtlıyoruz. 2015 yılından itibaren düzenli olarak katılım sağladığımız  ISH Frankfurt Fuarı'nda da yüzde 0 atık ürün ve yüzde 0 atık su politikasıyla ürettiğimiz en yeni ve çevre dostu vitrifiye ürünlerimizi sergileyeceğiz. Ziyaretçilerimizi şeffaflık ilkesiyle dizayn ettiğimiz 200 metrekarelik standımızda ağırlayacağız. ISH, başta Avrupa olmak üzere, 60'tan fazla ülkeye yaptığımız ihracatın hacmini büyütmemizde önümüzü açan, sektörümüzün en önemli uluslararası etkinliklerinden biri" dedi.

Şirketin fuarda sergileyeceği ürünler arasında,  Hygiene yüzey teknolojisine sahip 2,5- 4,5 litre suyla temizlik, hijyen ve tasarrufu bir arada sunan vitrifiye serileri öne çıkıyor. Bunun yanı sıra 24 saat kullanılmadığında kendi kendine hijyen sifonu yapan, 0,8 litre su tüketimi ile tasarruf sağlayan Hill Akıllı pisuvarda sergilenecek. 

Asma klozet ve Hill serisine yeni eklenen kanalsız Hill Rim-out klozet, gövdeye entegre taharet musluğu, sıcak ve soğuk su bağlantısıyla banyolarda konforlu bir deneyim sunuyor. Aura Koleksiyonuna yeni eklenen Form ve Sole tezgâh üstü lavabolar ise sade tasarımı ve geniş haznesiyle banyolarda konforlu ve işlevsel kullanım alanları yaratmayı hedefliyor.

Doğanın canlılığını 8 farklı renk seçeneğiyle Aura lavabo koleksiyonuna taşıyan Seramiksan, Satürn lavabo serisine yeni eklediği rim-out asma klozet ve bidelerle kullanıcılara konforlu banyolar yaratma olanağı tanıyor. Banyo mobilyalarıyla uyumlu etajerli lavabo ve klozetin yer aldığı Victorian serisi de banyolara neoklasik dönemin izlerini taşıyor.