Herşey 1071’de başlamadı. 1041 Dandanakan’ı da unutmamak lazım.

Öncesinde de soyumuzdan gelen Aka’lar, Sümer’ler ve Eti’ler. Etibank ve Sümerbank gibi isimler tesadüfen seçilmedi, bilin. Bizim Anadolu sevdamız o kadar kısa süreli değil, 8 bin yıllıktır. Anadolu’nun bizim yurdumuz oluşu 1071 ile başlamamıştır. Asla bu kesif yanılgıya düşmeyin. Bu yanılgı iddia sahiplerini hak sahibi yapar.

Unutmayın ki göçebe bir toplum gibi lanse etmeye çalışanların tuzaklarına düşmeyin. Bizler her daim Anadolu’da devlet sahibi idik, her daim de öyle olacağız. Detayları tarihçilerin işidir, tarihçilere bırakayım. İlaveten, tarih çetelesine 1041 ve 1071’i yazdığınız gibi 2018’i de iyi not edin.

Zira 2018 Büyük Türkiye’nin kafa gösterdiği tarihtir.

Gelelim bugüne; Akdeniz ve Karadeniz’e…

Öncelikle ifade edelim. Düşman bir partinin ve bir grubun değil, düşman hepimizin düşmanı. Geldikleri vakit hiçbirimizi ayırmazlar. Düşmanın safında yer tutanların hezeyanlarına kapılmayın.

HİÇBİRİ TÜRKİYE’NİN POTANSİYELLERİNDEN BAHSETMEDİ, ÖRTTÜLER UYUTTULAR

Geldiğimiz 20 yıl öncesine kadar hiçbir grubun ülkemizin potansiyellerinden dem vurduğuna şahit olmadık. Koca koca adamlar ve platformlar hep bu yanımızı gizlediler, tıpkı gizledikleri diğer değerlerimiz gibi. Bunu yaparken kimlere hizmet ettiklerini bizler de not ettik.

O çok akıllı toplantı severlerin Türkiye’nin yer altı ve deniz aldı rezervlerinden bahsettiklerini duydunuz mu? Bahsetmezler. Onların işi halkı uyutmak.

Elin ABD’lisi ve İsraillisi bölgemizin röntgenini çekiyor, potansiyellerini araştırıyor ve dibimizde arama ve petrol çıkarma faaliyetleri yapıyor ama bizim ö dönemki idarecilerimizin gıkı çıkmıyor. Denizlerimiz ve karamızdaki her noktada, milyar metreküp rezevler tespit ediliyor.

Bizde çıt yok. Algı ne?

Algı; “Türkiyenin petrol ve enerji bulmak gibi görevi ve misyonu yoktur”

Exxon, BP, Shel, Eni ve Total gibi dünyanın bütün petrol devleri bölgede…

ABD, İngiltere, Fransa, İtalya ve bazı Araplar da orada... Ne hikmettir Türkiye yok.

Türkiye; alevi-sünni, laik-antilaik, sağ-sol çatışmaları, Kobani ve gezi ayaklanması ile meşgul olsun biz malı götürelim.

Türkiye’nin evlatları böylesi bir zenginlikten geçmişte olduğu gibi gelecekte de pay alamasın.

Hadiyin ordan… Hadiyin.

İÇİMİZDEKİLERİN UYANMASI LAZIM

Bir batılı ülke “Erdoğan'dan ve Bahçeli’den sizi kurtaracağız” diyerek bizi işgale kalksa, maalesef onlara destek verecek akıl tutulması yaşayan bir zihniyet var.

Bu zihniyetin temellerini atanlar Saddam’ı devirirken Irak’ta idi ve 2 milyon Müslümanı katlettiler,

Yapılanları hatırlayan var mı? Yok.

Aynı ekip Libya’yı işgal ederken Trablusgarp’ta idi ve 1 milyon Libyalıyı katlettiler, Kaddafi’yi yok ettiler.

Hatırlayan var mı? Yok

Yine aynı ekip 300 terör örgütünü finanse etti, Suriye’yi darmadağın etti, bizim kentlerimizi ve sınırımızı bombaladı.

Hatırlayan var mı? Çok az… Bunu da unutturacaklar.

Şimdi planlarında hangi ülke var? Elbette ki Türkiye.

Uyanık olalım. Bir olalım iri olalım diri olalım.

Uyanalım. Bu fitne ekibini geldiklerine pişman edelim.

TÜRKİYE’NİN ŞEDİD YÜZÜNÜ TADACAKLAR

Akdeniz ve Karadeniz’de yine Ege/Adalar Denizinde haklarımızın peşindeyiz. Bize 100 yıldır dayatılan haksız senaryoya karşı haklarımızı masada ve sahada savunuyoruz. Karşımıza doğrudan çıkamadıkları için piyonlar dikiyorlar. Bu piyon; borç içinde yüzdürülen ve Batılı devletlere 100 yıl borcunu ödeyemeyecek olan Yunanistan olarak seçildi.

100 yıl önce davetlerde ve balolarda paçayı kurtaran Yunanistan, bugün davetsiz misafir konumunda.

Aldıklarının ve kaptırdıklarımızın rövanşı çok uzak değil. Hesap görülecek elbette. Hesap zamanı yakın.

100 yıl önce bölgemizde cetvelle sınır çizenlerin önüne 100 yıl sonra hesap cetveli koyacağız.

Musul, Kerkük, Türkmeneli, Adalar, Kıbrıs ve daha nice kaybettirilenlerin hepsi bu cetvelde.

Şiddeti tasvip etmeyiz, ancak söz konusu vatan/bayrak olduğunda küffarın şah damarını kesmesini biliriz. Demem o ki; bizimle dost olanlar bu dostluktan hisselerini alacaklar. Ancak düşman olanlar en sert yüzümüzle ve müdahalemizle karşı karşıya kalacaklar.

BUNLAR SAVAŞI GÖZE ALAMAZLAR

Bu ekip ve söz konusu batılılar çökecekleri ülkeleri iyi bilirler. Hesaplarını iyi yaparlar ve doğrudan Türkiye’nin karşısına dikilemezler. Türkiye’yi ölçüp biçmediklerini mi sanıyorsunuz? En son ölçüyü 15 Temmuz’da aldılar, biz de boylarının ölçüsünü aldık.

Gelirlerse yine ölçülerini alırız. Bizde mezar çok.

Adaları bir kalemde teslim edenler ile “Can sağ iken yurt vermeyiz düşmana” diyebilenlerin aynı safta olmadığını çok yakında anlayacaklar.

Ve bu defa asla, “Geldikleri Gibi Gidemeyecekler”

Nihat Ağdemir

03.09.2020