<div>Türkiye’nin 2015-2016 Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) geçici üye adaylığına destek için New York’ta bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu soruları cevaplandırdı.</div> <br> <div>Yurt dışında faaliyet gösteren Türk okullarının kapatılması için girişimde bulunulması talimatına Davutoğlu’ndan ilginç bir savunma geldi. Davutoğlu, Türk büyükelçilikleri ile temsilciliklerine verilen talimata gerekçe olarak, yurt dışına "Türkiye'yi" şikâyet eden sözde mektupları gösterdi. Ancak Davutoğlu, "Türkiye'nin" ve "vatanın" yabancılara şikayet edildiğini söylediği mektupların içeriği hakkında bilgi vermedi. Ayrıca Hizmet Hareketi'nin "nereye hizmet ettiğinin sorgulanması" gerektiğinden bahsederek camiaya ithamda bulundu.</div> <br> <div>Yurt dışında bazı kurum ve temsilciliklerin, bulundukları ülkelerin yetkililerine, "Türkiye’yi" ve "vatanı" karalamaya yönelik kara propaganda mektupları gönderdiğini iddia eden Davutoğlu, buna karşı görevleri gereği tedbir almak durumunda olduklarını savundu. Bakan Davutoğlu ayrıca "Bu sorular tekrar tekrar gündeme geliyor. Biraz da Türkiye'nin genel gündemi ile ilgilenseniz çok iyi olur" diye gazetecilere çıkıştı.</div> <br> <div>Basın toplantısında bir gazeteci Davutoğlu’na, BMGK üyeliği için destek arayışı içinde olduğu bir dönemde Türkiye’nin, dünyanın 160 ülkesinde faaliyet gösteren “Türk okullarının kapatılması için girişimde bulunma talimatı vermesinin kime fayda getireceği” şeklinde bir soru yöneltti. Talimatı “mektup” gerekçesiyle savunan Davutoğlu, kendilerinin geçmişte Türk okullarına her türlü desteği verdiğini söyledi. Davutoğlu, “Ama şimdi yaşadıklarımızı gördüğümüzde, bu okullarla ilgili söylemiyorum ama, Türkiye'de son dönemde yaşananları gördüğümüzde, sivil toplum faaliyetlerinin ötesine geçen çalışmalar, hatta hatta New York’ta, Washington’da dağıtılan mektuplar elime geçtiğinde, açıkçası Türkiye’yi ve kendi vatanını bu derece sorumsuzca şikâyet eden yaklaşımları gördüğümde, ki bu mektupları bana bazı dış yetkililer iletti, o zaman da gerçekten bu faaliyetlerin nereye hizmet ettiği konusunu da sorgulama hakkı doğar.” diye konuştu.</div> <br> <div>Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başarılarından her vatandaşın onur ve gurur duyması gerektiğini aktaran Davutoğlu, ‘‘Hâlbuki gerçekten büyük üzüntü duyarak, sormasanız söylemezdim ama, bu okullarla ilgili, Amerika’da bulunan okulları da kastediyorum, bazı sivil toplum liderlerinin veya temsilcilerinin, yabancı temsilcilere kendi ülkesini şikâyet eden mektuplarını gördüğünüzde esas bunun sorgulanması gerektiğini düşünürüm.” dedi.</div> <br> <div>Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin imkânlarını kullanarak bugünkü konumuna gelmiş olan STK'ların şikâyetlerle kampanya yürüttüğü konusunu ısrarla vurgulayan Davutoğlu, ‘Okullar mı mektupları gönderdi?’ şeklindeki soruya karşılık, “Hayır, bu okullarla irtibatlı sizin de çok iyi bildiğiniz bazı kuruluşlar ve temsilcileri göndermiş.” diye cevap verdi.</div> <br> <div><strong>"İRAN'I KASTETMEDİM"</strong></div> <br> <div>Bakan Davutoğlu, bakanlıktaki dinleme skandalıyla ilgili sözlerine de açıklık getirdi. davutoğlu, "Dışişleri Bakanlığı’ndaki dinleme konusunda “İran’ı kastetmedim” dedi.</div> <br> <div>Hafta içinde bir gazeteye verdiği mülakatta Davutoğlu, ‘‘Bir olay olduğunda ben, önce kimin sahiplendiğine bakarım. Bakın kimler sahiplendi? Türkiye’deki Esad yanlıları, paralel yapı unsurları ve İran’a yakın kalemler.” şeklinde konuşmuştu. Davutoğlu, röportajda "Paralel yapının yanında Suriye ve İran yanlısı kalemlerin de desteklediğini söylediğinin" hatırlatılması üzerine şöyle konuştu: ‘‘Benim orada kastettiğim yanlış anlaşılmamalı. Kastettiğim çok açıktır. İran demedim. Bu dinleme olayından sonra hem dinlemede bu anlamda bir etkisi olduğu düşünülmesi çerçevesinde, dinleme sonrasında çıkan yorumlara baktığınızda paralel yapı unsurlarının çok ciddi bir kampanya başlattıklarını, eleştirdikleri halde bu kampanyaya Suriye rejimi yanlısı ve İran’da da yakın bazı kalemlerin katıldığını söyledim; yoksa burada İran’ın etkisi olduğu anlamı çıkmaz."</div> <br> <div>Bakan Davutoğlu, Türkiye'nin 2015-2016 yılı BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine adaylığı konusunda New York'taki son gün temaslarında Kalkınmakta olan Küçük Pasifik Ada Devletleri (PSIDS) daimi temsilcileriyle çalışma toplantısında bir araya geldi. Toplantıya, Tonga, Mikronezya, Nauru, Samoa, Palau, Tuvalu, Fiji, Solomon Adaları ve Papua Yeni Gine daimi temsilcileri katıldı. Üç günlük temaslarının ardından bugün Türkiye’ye dönecek olan Davutoğlu, BMGK geçici üyeliği için oy kullanacak toplam 80 ülkenin temsilcileri ile bir araya geldi.</div> <br> <br>