CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yumruklu  saldırıyı gerçekleştiren Orhan Övet'in annesi Vesile Övet, oğlundan şikayetçi  olmayan Kılıçdaroğlu'na teşekkür etti.

   Elmadağ'da yaşayan Övet, AA muhabirine yaptığı açıklamada,  Kılıçdaroğlu'na atılan yumruğu 85 yaşındaki babasına atılan yumruk gibi gördüğünü  belirterek, Kılıçdaroğlu'ndan tekrar özür diledi.

Anne Övet, "Bir babalık yaptı benim oğluma. Allah bir kere değil yüz  bin kere razı olsun. Özellikle yine Kılıçdaroğlu'ndan özür diliyorum. Benim babam  85 yaşında. O Kılıçdaroğlu'na atılan tokat, babama atılmış tokattır. Ben onu  kabul ediyorum. Benim çocuğum bir cahillik yaptı. Affetti, Allah bir kere değil  bin kere razı olsun. Özür diliyorum çocuklarından, ne kadar akrabası varsa  hepsinden özür diliyorum" diye konuştu.

BANKA BORCU ÖDENMEDİ

Oğlunun banka borçlarının ödendiğine dair iddiaları da yalanlayan anne  Övet, oğlunun 18 milyar lira banka borcunun olduğunu ve bu borcunun ödenmediği  bilgisin verdi. Anne Övet, "Oğlumun bankada, 18 milyar lira borcu var. Banka  borcunu ödemedi. Herkes şöyle böyle diyor. Banka borcu da kapanmadı. Gidip  araştırabilirler. Benim oğlumun borcu kapandıysa, boynum kıldan ince" ifadesini  kullandı.

Anne Övet, evlerinde Kılıçdaroğlu aleyhinde herhangi bir konuşmanın da  olmadığını belirterek, "Kılıçdaroğlu da benim başımın tacı, öbürleri de başımın  tacı. Ben bir vatandaşım. Bir oyum vardı. Gittim, kullandım, çıktım, geldim"  görüşünü paylaştı.

 

     Kılıçdaroğlu'nun kabul etmesi halinde kendisiyle görüşmek istediğini  belirten anne Övet, "Yani özellikle buradan Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Bana  bir randevu versin. Ben onun elini öpmeye gideceğim. O da bizi kabul ederse, ben  çok memnun olurum" şeklinde konuştu.

    Saldırının yaşandığı ilk gün söylediği "Oğlumu dolduruşa getirdiler"  gibi ifadeleri o anki psikolojiyle söylediğini dile getiren anne Övet, kimseyi  zan altında bırakmak istemediğini vurguladı.

   Anne Övet, şunları kaydetti:

   "Hiç kimse dolduruşa getirmedi. Sadece işsiz, güçsüzdü. Ekmeği yoktu,  aşı yoktu, bu işi yaptı. Yani dolduruşa molduruşa kimse getirmedi. Benim  evladımdır. 30 yaşında, benim oğlumdur. Ben oğlumun, huyunu herkesten iyi  biliyorum. Kimse dolduruşa getirmez. O kafasında kurdu, gitti, yaptı. Benim  haberim de olsaydı ,beni öldüreceğini bilseydim, ben yine bu işi yaptırmazdım.  Yani benim oğlum kendi kafasından kurmuş gitmiş. Kimseyi zan altında  bırakmasınlar"