Bölgede çıkan enerji kaynaklarından pay verilmesini isteyen Çelik, "Çıkarılan petrollerin yüzde 80'i Kürdistan'dan çıkarılıyor. Enerji kaynaklarının da yüzde 90'ı Kürdistan'dan elde ediliyor. Bu hakkı dişe diş mücadeleyle, meşru zeminde kalarak kazanma içindeyiz." dedi.

Mecliste basın toplantısı düzenleyen BDP Muş Milletvekili Demir Çelik ile BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy, Ağrı Taşlıçay'da seçimlerin iptal edilmesini istedi. Oy kullanmaması gereken 9 kısıtlının oy kullandığının tespit edildiğini ifade etti.

BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Taşlıçay'daki seçimin Ağrı'daki seçim gibi yeniden yapılması için talepleri olduğunu söyledi. Halk iradesinin gasp edildiğini, çalındığını savunan Çelik, adil ve eşitçil bir seçim yapılması gerektiğini kaydetti. "Taşlıçay'da 17 zihinsel engellinin oyu kullanmasının hesabını vermelidirler." diyen Çelik, "Asgari yüzde 70 rapora sahipler. Birileri 17 kişinin yerine imza atmıştır." diye konuştu.

BDP'li Gültan Kışanak'ın petrol gelirlerinden pay istemesi ile buna bakanın verdiği cevabı da değerlendiren Çelik, Türkiye'nin büyük coğrafyasına bakarak tek merkezli yönetilemeyeceğini, dünyanın gidişatına bakarak da bölgesel yönetimi savunduklarını ifade etti. Sadece bunun Kürdistan ile sınırlı olmadığını vurgulayan Çelik, demokrasinin çözüm yolunun bu olduğunu savundu.

Türkiye'nin 25 bölgesel yönetime evrilmesi gerektiğini ileri süren Çelik, çıkarılan petrollerin yüzde 80'inin Kürdistan'dan çıkarıldığını, enerji kaynaklarının da yüzde 90'ının Kürdistan'dan elde edildiğini söyledi.

Bunların Kürdistan'ı kirlettiğini, ekolojik dengeyi alt üst ettiğini belirten Çelik, "Ama paydan faydalanmaya, nemalanmaya gelince üvey evlat muamelesi görüyoruz. Elektrik kesiliyor. Söz konusu toplum ve ihtiyaçlarıdır. Meşru zeminde karşılanması devlet denen örgütlü yapının görevidir. Bu hakkı dişe diş mücadeleyle, meşru zeminde kalarak kazanma içindeyiz." şeklinde konuştu.

Mecliste alınması gereken güvenlik tedbirlerine yönelik bir soruya ise Çelik, "Bunu doğru bulmuyoruz. Yasak ve men ile toplum dize getirilemez, sorunlar çözülemez. Siyasiler toplumun önünü açacağına yasaklar, men ile çözüm iradesi geliştiremez. Biz Kürtler bundan çok çektik. Meclis Başkanı güvenlik eksenli çözümünü kabul etmiyoruz." dedi.

Başbakanın herkesi ötekileştiren zihniyetini aşması gerektiğini vurgulayan Çelik, her düşünceye toleranslı yaklaşması gerektiğini kaydetti. Doğruların çok ve görecili olduğuna dikkat çekti. Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın Nobel'e aday gösterilme başvurusuyla alakalı soruya da Çelik, "Önemli bir kabul. Son 15 yıl barışı isteyen, çaba gösteren Abdullah Öcalan'dır. Bu barış ödülüne layık görülür." ifadelerini kullandı.

MİT yasasıyla ilgili Çelik, MİT'in yetkilerini artırmak yerine özgürlüklerin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Faşist, askeri rejimin getirdiği bir Anayasa bulunduğunu hatırlatan Çelik, sivil Anayasayı var etmenin ise Meclisin görevi olduğunu kaydetti.

BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy, MİT yasasındaki değişiklikle Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere yasal zemin oluşturacağına ilişkin "Yasal alt yapı oluşturulmalıdır. Yarın görüşme yapanlar idamla yargılanabilir. Ama bu yasa ona ceap vermiyor." dedi.