MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın cevaplaması istemiyle Meclis'e soru önergesi verdi. Türkkan, önergesinde, "20 Mart 2014 günü Niğde Ulukışla’da Adana otoyolu Cebelli viyadüğünde IŞİD mensubu 3 terörist; bir polis, bir asker bir de sivil vatandaşımızı şehit etmiştir. 11 Haziran 2014 tarihinde ise IŞİD terör örgütü Musul Konsolosluğumuzu basmış ve Başkonsolos Öztürk Yılmaz’ın da aralarında bulunduğu 49 kişiyi rehin almıştır. IŞİD’in konsolosluk çalışanları ile Niğde Ulukışla’da vatandaşlarımızı şehit eden teröristleri takas etmek istediği iddiası vardır." ifadelerini kullandı.

ÖNERGEDEKİ SORULAR

-Niğde Ulukışla’da -Adana otoyolu Cebelli viyadüğünde 3 vatandaşımızı şehit eden teröristler hangi cezaevindedir?

-Hükümetinize eli kanlı 3 teröristle konsolosluk personelinin takas edilmesi yönünde bir talep gelmiş midir?

-Takas talebi gelmesi halinde tutumunuz ne olacaktır?

-IŞİD mensubu 3 teröristin Konsolosluk çalışanlarımızın kurtarılması adına serbest bırakılması ihtimaller dahilinde midir?

SERİNDAĞ: REHİNELER MİSAFİR Mİ, ÇAY İÇEREK SOHBET Mİ EDİYORLAR?

CHP Gaziantep Milletvekili Ali Serindağ, TBMM İçişleri Komisyonu’nda yaptığı konuşmada AK Parti hükümetinin Suriye ve Irak’ta izlediği yanlış politikaların Türkiye’yi büyük bir risk içerisine soktuğunu belirtti. Rehin alınan konsolosluk görevlilerini alıkoyma olarak değerlendiren hükümeti eleştiren Serindağ, “Görevlilerimiz çay içerek sohbet mi ediyorlar?” diye sordu.

TBMM İçişleri Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Ali Serindağ, “Bizim Başkonsolosluğumuz basılmış, oradaki konsolosluk görevlileri rehin alınmıştır, şimdi onlar rehinedir. Ancak, siz buna bile rehin alma demiyorsunuz, 'Efendim, Başkonsolosluk mensupları alıkonulmuştur' diyorsunuz. Yani, misafir mi edilmişlerdir? Akşam beraber çay kahve mi içiyorlar, nedir yani? Alıkonulma nedir, niçin alıkonulmuşlardır, çok sevdikleri için mi, sohbet etmek için mi alıkonulmuşlardır? Sorunların adını koymalıyız, samimiyetle çözmeliyiz. Bakın, bu güneyimizde ve doğumuzda cereyan eden olanlar Türkiye’nin mutlaka el birliğiyle çözmesi gereken, beraber hareket etmesi gereken sorunlardır. Ancak, AKP hiçbir sorunun çözümünde muhalefetin katkısını kâale almıyor. Çünkü bu politika Başbakan'ın ve Dışişleri Bakanı'nın izlediği yanlış politikanın sonucu olduğunu herkes biliyor ve bu nedenle de muhalefetin görüşleri dikkate alınmıyor." ifadelerini kullandı.

IŞİD'in terör örgütü olarak nitelendirilmediğini kaydeden Serindağ, "Ne diyorsunuz? 'IŞİD unsurları' diyorsunuz . Yani, şimdi, biz şimdi IŞİD’e kafa kesen, insanları olmadık işkencelere maruz bırakan bir örgüte terör örgütü diyemiyor muyuz? Birleşmiş Milletler'in terör örgütü listesinde yer alan bir örgüte terör örgütü diyemiyor muyuz, diyemiyor musunuz? Onlara 'IŞİD unsurları' diyorsunuz. Bu, Türkiye Cumhuriyeti açısından çok büyük bir talihsizliktir. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir, hem dünyanın hem bölgesinin güçlü ülkelerinden biridir. Bizim Başkonsolosluğumuzun basılması, diplomatlarımızın rehin alınması, kamyon şoförü vatandaşlarımızın rehin alınması affedilebilir mi, hoş görülebilir mi? Bir de yayın yasağı koyuyorsunuz ama yasayla herkesi doğru ve zamanında bilgilendirmekten bahsediyorsunuz." şeklinde konuştu.