Ana sınıfında öğrenim gören çocuğunu bahçede bekleyen veli, müfettişlerin sorduğu sorular karşısında 4'üncü sınıf öğrencisi bir kız çocuğunun ağladığını fark edince durumu diğer velilere bildirdi.



 
Okul önünde toplanan veliler bu duruma tepki gösterirken, müfettişlerin bu uygulamasından haberdar olan CHP Tarsus İlçe Başkanı Ali İlk, Tarsus Belediye Başkan Adayı Dr. Haluk Bozdoğan, Eğitim-İş Sendikası Tarsus Şube Başkanı Kurtuluş Gezen de okula gelerek müfettişler M.G. ve Ö.K. ile görüştü.
 
Soruları gördüm
 
Ali İlk, odaya girdiğinde bir öğrencinin sorgulandığına şahit olduğunu belirterek, "Müfettişlerin öğrencilere sorduğu soruların yazılı kağıdı inceledim.
 
Öğrencilere, 'Okulda devlet büyükleri hakkında olumsuz konuşmalar yapılıyor mu? Okulda siyasi amaçlı öğretmenlerin çalışması ve söylemleri var mı? Toplumsal olaylara katılım konusunda sizleri yönlendiren öğretmen ya da siyasiler var mı?' sorularını yöneltiyorlar" dedi.
 
"Tümüyle politik sorular"
 
Olayı haber alarak okula gelen Eğitim-Sen Tarsus Şubesi kurucularından emekli öğretmen Ahmet Doğan ise, iki müfettişle görüştüklerini belirterek şunları söyledi: "Tümüyle politik söylemler dolu soruları 1, 2 ve 3'ncü sınıflar hariç daha üst sınıflara sorduklarını söylediler, bunu teyit ettiler. Tümüyle politik söylemler. Örneğin devlet büyüklerinin hakkında burada konuşulanlar var mıdır? Hangi partiler ne tür çalışmalar yapmaktadır? gibi politik olan sorular. Çalışmalarına ara verdiklerini söylediler, eğer yeniden bu çalışmalara başlarlarsa okul velilerinin sorunlarına sahip çıkması en doğrusu bence."
 
"Fişleme olayının devamıdır"
 
Eğitim İş Sendikası Tarsus Temsilciliği Başkanı Kurtuluş Gezen ise iddialarla ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Az önce bir duyum üzerine buraya geldik. Bu gün burada yaşanan olayın bir benzeri geçtiğimiz hafta içinde Adana'da birkaç özel okulda daha yaşanmıştı. Arkadaşlar bildiğiniz gibi geçtiğimiz aylarda İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden okullara gönderilen bir yazı vardı. Yazı çok ilginçti. Yazının içeriğinde diyordu ki, 'Öğrenciler adeta çapulcu gibi okula gelmekte, okulların çevresi terör yuvası, öğretmenler lakayt.' Orada geçen 'Çapulcu' kelimesi bugün burada yaşanan olayın özetinin bize ne olduğu hakkında bir ipucu veriyor. Bir silsile ile bir çorap söküğü gibi geliyor. Bildiğiniz gibi haziran direnişinden sonra bu direnişe katılan öğrencilerimiz, velilerimiz direnişin sonrasında fişlenmeye başladı.
 
Birkaç ay önce İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden, İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden gelen yazının bir devamıdır aslında. Bu fişleme olayının bir devamıdır burada yaşadığımız olay. Öğrencilerimize Atatürk'ü mü, Tayyip Erdoğan'ı mı seviyorsunuz? gibisi sorular sorulmaktadır. Türkiye'nin Atatürkçü, yurtsever, demokrat aydın insanlarının buna müsaade etmeyeceklerini, evlerinde ayakkabı kutuları içinde milyar dolarları saklayanların, yatak odalarında para sayma makinelerine sarılarak uyuyanların Mustafa Kemal Atatürk ile kıyaslanması söz konusu bile olamaz. Eğitim-İş Sendikası olarak bu olayın sonuna kadar arkasında duracağız. Kamuoyu yaratmak konusunda üzerimize düşen görev neyse bunu yapacağız .Ne öğrencilerimiz ne velilerimiz bu konuda yalnız değildir. Eğitim-İş Sendikası olarak bu konunun takipçisi olacağız."
 
Baro, suç duyurusunda bulundu
 
Mersin Barosu Avukatlarından Semra Kabasakal ise, baronun bu konuyla ilgili bir çalışması olduğunu belirterek, "Mersin Barosu Çocuk Hakları Komisyonu'nun bir sorgusu var. Cumhuriyet Başsavcılığı'na baro suç duyurusunda bulundu. Bu hususta biz Mersin Barosu avukatları olarak bu konunun takipçisi olacağız. Başka şehirlerde duymuştuk bu çalışmaların olduğunu. Ancak şimdi tahmin ediyorum, Tarsus'a gelmiş bu konuda bizde konunun takipçisi olacağız" dedi.
 
Durumu diğer velilere haber veren ve isminin açıklanmasını istemeyen kadın ise, "Ben her gün kızımı okula getiriyorum. Bahçede beklerken sınıftan çıkan öğrencileri gördüm. 4'ncü sınıf çocuklarını. Tedirgin bir şekilde bizi içeride odaya aldılar, müfettişler gelmiş devlet büyükleri hakkında sorular soruyorlar dediler. Ben de arkadaşlarımı aradım böyle bir uygulamanın yanlış olduğunu düşündüğüm için, bekliyoruz bakalım ne olacak" diye konuştu.
 
Meclis'e taşındı
 
CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer ise, müfettişlerin öğrencileri sorguladıkları iddiasını meclise taşıdı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yanıtlaması istemiyle TBMM'ye verdiği soru önergesi Seçer, Avcı'dan şu sorulara yanıt istedi:
 
"Mersin ve Türkiye'de kaç okulda inceleme yapılmakta, ortaokul ve lise çağındaki öğrencilerin tanık olarak ifade verilmeye zorlanması hangi mevzuat gereğince yapılıyor? Müfettişler henüz reşit olmayan çocuklardan ifade alırken yanlarında çocukların velileri veya velilerinin izni olmak zorunda değil midir? Sözü edilen uygulama ile amaçlanan nedir, alınan bilgiler kim ya da kimlerle paylaşılmıştır? Uygulama ile geleceğini belirleyecek sınavlara girecek olan öğrencilerin psikolojilerinin bozulabileceği bakanlığınız tarafından dikkate alınmış mıdır? Alınmış ise bu doğrultuda yapılan uygulamalar nelerdir?"
 
Öte yandan DHA muhabirinin telefonla ulaştığı Tarsus İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Sefa Demir ise, "Müfettişler tamamen bakanlık tarafından görevlendirilmişlerdir. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından doğrudan okula gönderilmişlerdir" dedi.