Eski Yargıtay Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk: Kim kazanırsa kazansın hakimlik nitelik ve özelliklerine eğilirse kimse rahatsızlık duymayacaktır. Nedir bu nitelikler? Tarafsızlık, bağımsızlık, objektiflik nitelikleridir. Bu seçimle HSYK bir yara almıştır. Kim seçilirse seçilsin bir yara alacaktı zaten. Yargıçların herhangi bir tarafa yakın gösterilmesi bir yara açar. Ama öyle bir ortam oluşturuldu ki, seçim nasıl olursa olsun HSYK yara aldı. Ama bunu değiştirmek meslektaşlarımızın elinde; seçilen arkadaşlarımız eğer çalışma biçimleriyle yansız tarafsız davranırlarsa bu yaralar kapanacaktır.

Emekli Yargıtay Savcısı Ahmet Gündel: HSYK seçimlerini Yargıda Birlik Platformu’nun kazanması kuvvetler ayrılığı ilkesini zedeleyici bir tablo ortaya çıkardı. Çünkü bu platform, Adalet Bakanlığı eliyle iktidar partisinin desteklediği üyelerden oluşuyor. Yasamayı kontrol altında tutan yürütmenin yargıyı da kontrol altına alması, hukuk devletinin olmazsa olmazı olan kuvvetler ayrılığını rafa kaldırıp kuvvetlerin tek elde toplanacağı endişesi oluşturdu. Sadece iktidar değil, iktidara yakın çıkar çevrelerinin de yargıya müdahalesinin önü açıldı. HSYK’nın iktidara yakın oluşmasını göz önünde bulunduran hakim ve savcılar, soruşturma-işlem ve kararlarında iktidarı rahatsız etmekten korkar hale gelecekler. Dileriz, kuşkuları ortadan kaldıracak bir yaklaşım içinde olurlar. Yargıyı, hükümetin kontrolüne sokacak karar ve uygulamalarla hukuk devletini ortadan kaldıracak kuvvetlerin tek elde toplanması endişesine mahal vermezler.

Emekli Savcı Mete Göktürk: HSYK seçimleri gereğinden fazla gündemde tutularak büyütüldü. Kutuplaşma alanına dönüştürülmesi yanlıştı. Artık hakim ve savcılar seçimle yeni üyeleri seçtiler, bundan sonra seçilenlerin icraatlarına bakmak lazım. Dileğimiz yeni HSYK üyelerinin iktidarın etkisinde kalmamasıdır. Karar ve uygulamalarında yargıya güveni artıracak şekilde tarafsız ve bağımsız olmalarını beklemekten başka yapacak bir şey yok.