İran’ın, Türkiye üzerinde kendi ideolojisini yaymak için kurdurduğu iddia edilen, başta Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Muammer Asoy ve Ahmet Taner Kışlalı gibi birçok aydını bombalı suikastlerle öldüren Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu terör örgütüne karşı yürütülen soruşturmanın eski savcılarından Adnan Çimen’e yönelik suikast girişimine, hâkim ve savcılardan büyük tepki geldi.

Selam-Tehvid soruşturmasının üstünü örtmek için, soruşturmada görev alan polislere karşı başlatılan "sahur operasyonu" ve ardından yaşanan hukuk skandalları daha gündemdeyken, soruşturmanın eski savcısına karşı yapılan suikast girişimine her kesimden tepki gelirken, Adnan Çimen’in meslektaşları hâkim, savcılar ve avukatlar da adalet.org adlı internet sitesinde tepkilerini çok ağır ifadelerle dile getirdiler.

HAKİM VE SAVCILARDAN BÜYÜK TEPKİ

Tepkisini ağır bir biçimde dile getiren hâkimlerden biri olan Ahmet Türkeri “Öncelikle büyük geçmiş olsun. Savcı bey ve ailesini Allah korumuş ve koruyacak inşaallah. Daha öncede bir meslektaşımız hakkında konu açmıştım. Çünkü göz göre göre yapılan şerefsizlikler var. Bu ülkede Adnan Çimen’lere, Levent Kaya’lara en ufak bir zarar gelirse sorumlu herkesten hesabını sormak için ömrümü adayacağıma yemin ederim” diyerek bu işin peşini bırakmayacağını belirtti.

Hâkim Kadri Atalay “Değerli meslektaşım umarimki adalet mekanizması olması gerektiği gibi işletilir ve failler kemali ciddiyetle tespit edilip derhal yakalanır ama maalesef, bir dönem cansiparene ve büyük risk alarak vazife ifa eden meslektaşları karşı acımasızca bir linç kampanyası yapılıyor, bu hususta tüm meslektaşların fikre zikre bakmadan bir dayanışma ortaya koymaları elzem, aksi halde bu gidiş hayırli bir gidişe benzemiyor” diyerek  17 ve 25 Aralık rüşvet soruşturmalarından sonra hâkim ve savcılara yapılan hukuksuzluklara dikkat çekti.

ÖLEN DANIŞTAY HAKİMİNİ HATIRLATTI

Hâkim Şeref Kaya ise Akit gazetesinin hedef göstermesi sonucu yapılan ve Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’in hayatını kaybettiği Danıştay saldırısına gönderme yaparak “Değerli devreme geçmiş olsun diyorum... İnşallah kasdî bir şey değildir... Yoksa malum medyanın bir manşetinde hedef gösterdikleri Danıştay üyeleri ve hâkimlerimizi daha unutmadık... Davası hâla derdest...” yorumunda bulundu.

"HEDEF GÖSTERENLER, AZMETTİRENLER..."

Hâkim Bülent Albayrak da aynı olayı kastederek “Çok geçmiş olsun, Allah esirgesin. Hakim savcıları hedef gösterenler de azmettirici olarak hafızalara kazınsın” şeklinde yorumda bulundu.

Hâkim Mehmet Uslu 17 ve 25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarından sonra hâkim ve savcıların hedef gösterilmesine ve suikast girişimine “Sayın savcı beye geçmiş olsun. Bu kadar karalamadan ve hedef göstermeden sonra vahim olaylar olabilir. Gözünü kırpmadan karalama kampanyası yürüten tüm kişileri insafa davet ediyorum. Yarın hakkın divanı var. Orada diller susacak eller ayaklar konuşacak. Orada haksızlık yapılmayacak. Makama mansıba ve güzel hitabete de bakılmayacak.” şeklinde tepki gösterdi.

Avukat Saim Dikici ise “Çok geçmiş olsun. Aracın bijonlarının o durumda olması kesinlikle normal bir durum değil.” diyerek olayın suikast girişimi olduğunu belirtti.

Savcı Fehmi Kurnaz da aynı şekilde yorumda bulunarak “Savcı beye geçmiş olsun. Ben tamirden biraz anlarım. Hatta makine ile sıkılanı tekrar gevşetip kendi anahtarımla sıkılarım. Çünkü, aşırı sıkılırsa teker çukura geldiğinde bijonlar kopabilir. Savcı beyin arabası makine ile sıkıldığına göre çıkmaz, ancak kopabilir. Bu durumda gevşediğine göre biri kasten yapmış. inşallah sorumlular bulunur” diyerek olayın suikast girişimi olduğunu teyit etti.

Hâkim Mecit Yıldırım “Geçmiş olsun. Köpekler istedi diye atlar ölmezmiş. Bu türlü girişimde bulunan 3 kuruşluk müsvettelerin ölümden korkmayan insanları sindirebileceklerini düşündükleri için onlara sadece acıyorum. Bu aşağılık yoldan biran önce donmeleri için Allah akıl fikir versin diyorum.” diyerek, hâkim ve savcıların bu tür tehditlere boyun eğmeyeceğini belirtti.

Aynı şekilde hâkim ve savcıların tehditlere boyun eğmeyeceğini söyleyen hâkim Menderes Arıcan “Dostum, çok geçmiş olsun. Bu ve benzer kahpece davranışlar, biz Yargı mensuplarına sadece biraz daha mesleğimize motive olmamızı sağlar. Sen bu tür kargasal faliyetlerden çekinecek olsaydın, tarlaya misir ekmezdin” diyerek savcı Adnan Çimen’e yapılan suikast girişimine tepki gösterdi.

Sitenin kurucusu Aydın Başar ise bu soruşturmanın konusu olan Selam-Tevhid ve Kudüs ordusu terör örgütü tarafından aracına konan bombayla öldürülen Uğur Mumcu’yu hatırlatarak “Bu topraklar maalesef bu tür suikastlara yabancı değildir.Bu ülkede "bir pazar sabahıydı" türküsü yazılmıştır.” diyerek tepkisini dile getirdi.

Hakim Derya Konak ise olayın bir başka boyutunu ortaya koyan yorumunda “Maddenin eylemsizligi prensibi geregince, hiçbir şey durduk yerde gevşemez. Kasdi yapıldığı ortada. Bence yapanlar RTE' yi yalayanlar. Ciddi bir soruşturma yapabilecek, tarafsız bir savcıi bulabilirseniz olay aydınlanır.” diyerek olayın aydınlanmasının istenmeyeceğini ifade etti.

Yazılan yazılar içerisinde en dikkat çekici yorumu ise hâkim Mehmet Tank yaptı. Hâkim Tank, savcı Adnan Çimen’e yapılan suikast girişiminin amacının, bütün hâkim ve savcılara verilen bir gözdağı olduğunu şu sözlerle ifade etti: “İyi araştırılması gereken bir el bombası kucağımıza bırakılmış, patlaması değil, kanımca bu şekilde duyurularak, her an herkes için patlayabilir mesajının verilmesinin amaçlanan. Yoksa suikast için 50 tane yol var iz bırakmayacak...sadece Adnan beyin değil hepimize; bu sürecin tüm muhaliflerine verilen bir mesajdır bu... kanımca...Bakalım bu sürecin keskinliği kime yarayacak...?”