Mevcut savcının böyle bir takipsizlik kararı vermesini sürpriz olarak karşılamayan Koç, "Çünkü; kurgu senaryo buna göre çizilmiştir. Savcı ileride hukuk fakültelerinde ders diye gösterilecek bir hukuk garabetinin altına imza atmıştır." dedi.

CHP’li Koç, parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Rüşvetin sözleşmesi mi olur?” O kasalar ne, o görüntüler ne? İktidarın hırsızlığını örtmek için sana bir sorumluluk verildiyse onu bilelim. Takipsizlik kararının en önemli gerekçesi delillerin hukuka uygun olarak toplanmadığı. Savcı kafasına göre bu konuda ‘yok’ sayamaz. Hâkim kararına dayanan delilleri hukuka aykırı ilan edemez. Ortadakiler makul değil iktidar nezdinde makbul kişiler. Soruşturmanın sivil kanadı bu kararla atlanmış gözüküyor. Peki, siyasi kanadı ne olacak? Tarihten kaçabilecek misiniz? Vicdandan kaçabilecek misiniz? Eninde sonunda yakayı paçayı bütün pisliklerinizle beraber ele vereceksiniz. Allah'tan korkmayanların milletten utanacak yüzleri zaten olmaz. Hırsız hırsızdır.” diye konuştu.

Hükümetçe, Meclis’ten geçirilen son güvenlik yasasını da değerlendiren Koç, temel hak ve özgürlükleri, sokaklardaki provokasyonları gerekçe göstererek kısıtlamak istendiğine işaret etti. Yasa kapsamında herkesin her an “makul şüpheli” haline gelebileceğine işaret eden Koç, “Bu sokaktaki bir vatandaş da olabilir, hükümet uygulamalarını muhalefet çizgisinde eleştirenler de olabilir. Çarşı Grubu'nun başına gelen bu kanundan sonra herkesin başına gelebilir. Bir taraftar grubundan organize suç örgütü oluşturdular. Bir işadamı hükümetin uygulamalarını eleştirse bir anda makul şüpheli olabilir ve mal varlığına tedbir konabilir. Milletvekilleri genel başkanlar dahi bu sürecin içine çekilebilir.” diye konuştu. Haluk Koç, Türkiye’de adalet sistemi hakkında da “Hukuk perdesi artık yırtık” yorumunu yaptı.