Suriye’deki iç savaş süresince mevzilendiği bölgeleri bırakmayan ve özellikle Suriye’nin kuzeyinde etkinlik kuran IŞİD’in Irak’a girerek Musul’u almasıyla başlayan kaos, ABD ile uluslararası toplumun bölgeye müdahale hazırlığı yapmasına yol açtı. İlk müdahale sinyali dün ABD’den geldi. ABD medyasında, Başkan Obama’nın, Irak’ta ilerleyişini sürdüren IŞİD’e müdahale edebileceklerinin sinyalini verdiği iddiası yer aldı. Amerikan ABC televizyonu Türkiye saatiyle 00.45 sıralarında ABD’nin Irak’a malzeme yardımı yapmaya başladığını duyurdu.
ABD medyasında yer alan haberlere göre, Savunma Bakanlığı yetkilileri, Obama yönetiminin, Irak’ın kuzeyinde IŞİD öncülüğündeki silahlı grupların saldırılarına maruz kalan Hristiyanların korunması için Irak’a hava saldırısı düzenlemeyi ve havadan acil yardım stokları atmayı planladığını bildirdi.  İsimlerinin gizli kalması koşuluyla medyaya bilgi aktaran yetkililer, Obama’nın dün Beyaz Saray’da ulusal güvenlik ekibiyle bir araya geldiğini ve havadan insani yardımların bırakılmasından IŞİD’e yönelik hava saldırısına kadar birçok opsiyonu değerlendiğini kaydetti.

Özellikle Irak Bölgesel Kürdistan yönetimi askeri peşmergeler ile PKK’lıların özellikle Mahmur bölgesinde IŞİD’i durduramamasının örgütün mevzilerine hava saldırısı düzenlenmesi seçeneğini gündeme getirdiği, Obama’nın vereceği son karara, insani yardım uçuşları ile birlikte bombardımanın başlayabileceği iddia edildi. Peşmergenin Mahmur’daki geri çekilmesinin nedeninin de hava saldırısı nedeniyle alanı boşaltma amaçlı olduğu öne sürüldü.
ABD’nin harekete geçmesi ve uygulayacağı plan beklenirken, BM Güvenlik Konseyi acil olarak toplanma kararı aldı. Toplantının, olası bir askeri müdahale halinde hukuki altyapı sağlama amaçlı olduğu, Güvenlik Konseyi’nden “ortak insani yardım” kararının çıkabileceği de öne sürüldü.
Bu tablo, Ankara’nın da dün gün boyu teyakkuza geçmesine yol açtı. IŞİD’in Kuzey Irak’a ilerleyişi, Türkiye sınırında bir tehdit oluşturması ihtimali ve buna paralel olarak saldırılardan kaçanların göç dalgası yaratması konularının gündeme gelmesi, uluslararası toplumdan gelen müdahale sinyalleri Ankara’yı alarm durumuna geçirdi.

İlk zirve sabah yapıldı
Başkentteki ilk zirve sabah Dışişleri Konutu’nda, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında yapıldı. Yaklaşık 3 saat süren toplantıya; Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük ile Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler katıldı. Toplantının ardından NTV’ye konuşan Davutoğlu, kaçanlar için “Duhok’ta 10 bin kişilik bir kamp oluşturmayı” düşündüklerini, kaçan Ezidilerin bulunduğu Sincar dağlarına büyük yardım paketleri atıldığını açıkladı.
Bu toplantının ardından başta Davutoğlu olmak üzere birçok ismin ABD ve farklı ülkelerin yetkilileriyle, bölge ülkeleri ve liderleriyle temas trafiğinin yaşandığı, bunun dışında, asker ve güvenlik bürokrasisi ile hükümet arasında da sürekli görüşmelerin sürdüğü bildirildi. Irak’taki bazı kaynaklar, sosyal medyadan TSK uçaklarının IŞİD’e yönelik hava operasyonu gerçekleştirdiği iddiasını da ortaya attı. Ancak Genelkurmay bu iddiayı yalanladı.

Geceyarısı güvenlik zirvesi
Müdahale sinyallerinin güçlenmesi ve IŞİD’in ilerleyişini sürdürmesi, geceyarısında ikinci bir güvenlik zirvesi yapılmasına yol açtı. Başbakanlık kaynakları, ise bu toplantının planlı olduğunu ve olağanüstü bir biçimde gerçekleştirilmediğini bildirdi. Gece geç saatlerde Başbakan Erdoğan başkanlığında, Resmi Konutta ikinci güvenlik zirvesi yapıldı. Toplantıya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık Müsteşarı Fahri Kasırga ve MİT Müsteşarı Fidan katıldı. Toplantıda Irak başta olmak üzere bölgedeki gelişmeler değerlendirildi. Zirvenin daha önceden planlandığı bildirildi.

Göç dalgası ve rehineler
Toplantıda olası bir müdahale halinde IŞİD’in elindeki rehinelerin can güvenliğinin sağlanmasından, Türkiye’nin olası bir operasyondaki yerine kadar birçok başlığın ele alındığı, özellikle sınır güvenliği ve olası bir göç dalgası halinde nasıl önlemler alınacağının masaya yatırıldığı bildirildi. Sincar Bölgesi’nden kaçarak Habur’dan Türkiye’ye giren Ezidi’ler Midyat, Batman, Şanlıurfa, Viranşehir’e dün ulaştı. Toplantıda bu konuda alınacak önlemler, Türkmenler için Kuzey Irak’ta kurulması planlanan kamp da konuşuldu. Olası bir operasyon konusunda Türkiye’nin aktif ve pasif alacağı pozisyon tartışıldı.
Bazı kaynaklar, operasyonlara Türkiye’nin de destek verebileceğini iddia ederken, kaynaklar, Türkiye’nin pozisyonunun güvenliği sağlama ve insani yardım noktasında olacağına işaret etti.
 

Büyük kaygı: IŞİD'in elinde Amerikan silahları var
Ankara, IŞİD'in Irak'a yönelik saldırılarını ve yaşanan kagaşayı başından beri yakından izliyor. Ancak IŞİD'in son günlerde Kuzey Irak'a yönelik operasyonları ve Türkiye sınırında oluşturduğu tehdit, gelişmelerin yeni bir boyut kazanmasına ve risk değerlendirmelerinin daha ön plana çıkmasına neden oldu. Ankara'daki değerlendirmelere göre; IŞİD örgütü, Musul ve çevresinde Irak ordusunun geride bıraktığı Amerikan menşeli sofistike silahlara sahip oldu. Maliki yönetiminin tutumu nedeniyle Musul ve çevresinde sayısı 50 bini aşan önemli bir kuvveti çekilmişti. Amerika'nın silah, teçhizat ve araç desteğine sahip önemli bir kuvvetin bunların bir kısmını geride bırakarak IŞİD'in eline geçmesini sağlaması, yeni bir tedirginlik konusu. Bu gelişmeler üzerine, perşembe sabahı Dışişleri Konutu'nda, Davutoğlu'nun başkanlığında kritik bir toplantı yapıldı. Yaklaşık 3 saat süren toplantıya; Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı Hakan Fidan, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük ile Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler katıldı.