Türkiye'de koronavirüs vakalarının artmasıyla birlikte önlemler de sıklaştırıldı. Yeni Şafak Yazarı Mehmet Acet bugünkü köşe yazısında, Milli Savunma Bakanlığının celp ve terhisleri geçici olarak durdurmak için çalışma yaptığını belirtti. 

Acet'in köşe yazısı şöyle:

Kovid-19 virüsü insandan insana yayıldığı için aynı ortamda ne kadar çok insan varsa, bu virüs o kadar çok bayram ediyor.

Okullar kapatıldı, camilerde toplu ibadetlere ara verildi, spor müsabakaları ertelendi, tribünler boşaldı.

Peki kışlalarda durum nasıl?

Dün, Milli Savunma Bakanlığı’ndan üst düzey bir yetkiliyle koronaya karşı alınan önlemler ve yürütülen çalışmalarla ilgili uzun bir sohbetimiz oldu.

Önce iyi haberi verelim:

Korona nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin şu ana kadar herhangi bir can kaybı yok.

Askeri tabirle “son derece ivedi ve kararlı şekilde önlemlerin alınmasının” değerini ortaya koyan güzel bir haber bu.

Dileyelim, bundan sonra da bir kayıp olmasın.

Milli Savunma Bakanlığı’nda korona alarmı verildiği ilk gün, dikkatler önce İran sınırına çevrilmiş.

Korona’nın Çin’den hemen sonra İran’da yayıldığı günleri hatırlayalım.

Doğal olarak o günlerde İran üzerinden Türkiye’ye ve Türk Silahlı Kuvvetlerine bu salgının yayılabileceğine dair endişe kendisini gösteriyor ve ilk tedbirlerden biri İran sınırında alınıyor.

Milli Savunma Bakanlığı bu süreçte askeri korona tehdidinden korumak için bir dizi önlem aldı.

Bu önlemlerin bir kısmını başlıklar halinde aktaralım:

-Askeri okullar tereddüt gösterilmeden kapatıldı. Askeri terminolojide de yeri olan ‘yerinde kal’ prensibi hayata geçirildi. Oda da isen odada, binada isen binada, kışlada isen kışlada kal emri verildi. Toplantılar telefonlarla, tele konferans yöntemiyle yapılıyor.

-Atama ve görevlendirmeler durduruldu. Bakanlık bünyesinde, TSK’de alınan tedbirlerin uygulama seviyesinin izlendiği, muhtemel vakalara karşı alınacak önlemler ve tıbbi planlamaların yapıldığı ve sürecin yönetildiği Korona ile Mücadele Merkezi (KOMMER) oluşturuldu.

-Sınır ötesinde görev yapan askerlerin koronadan korunması için daha büyük bir ihtimam gösteriliyor. Suriye ve Kuzey Irak’ta görev yapan TSK mensuplarının salgından etkilenmemesi için bu bölgelere giriş çıkışlar ciddi anlamda kısıtlandı. Bu kısıtlamayı tarif etmek için kullanılan ifade şu:

“Bu aralar İngiltere’ye ABD’ye gitmek bu bölgelere gitmekten daha kolay.”

Bu önlemlerin dışında bir de, TSK’nın elindeki imkanların sağlık çalışanları ve toplum yararına devreye sokulması meselesi var.

Örneğin, çok yerinde bir kararla orduevleri sağlık çalışanlarına tahsis edildi.

Bu şekilde hem fedakarca görev yapan sağlık görevlilerine kalabilecekleri bir yer tahsis edilmiş oldu, hem de risk grubunda birinci sırada yer aldıkları için aileleri ya da komşularıyla etkileşiminden doğabilecek sorunlara karşı önlem alınmış oldu.

Gelelim başlıktaki konuya.

Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde yıl içerisinde belli aralıklarla terhis ve celp (askere alınma) hareketliliği yaşanıyor.

Çok büyük bir hareketlilik bu tabi.

Askerlik görevini yapmak için gelenler, görevini tamamlayıp terhis olanlar.

Ancak içinden geçtiğimiz salgın sürecinde bu hareketliliğin ne kadar büyük riskler taşıyabileceğini takdir edersiniz.

Böyle dönemlerde aileleriyle birlikte takribi 100 bin kişinin bu sirkülasyonun içinde olduğu düşünülüyor.

Otobüsler, araçlar, terhis olup memleketine dönenler, asker uğurlamaları, askerliğin yapılacağı şehirlere seyahatler...

Bildiğiniz konuları tekrar etmiş oluyorum farkındaysanız.

Peki bu ortamda bu işler nasıl olacak?

Böyle bir tablo içerisinde terhisler ve celplerle ilgili nasıl bir karar çıkacak diye merak edenler için vereceğim haber şudur:

Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde terhis ve celplerin geçici olarak durdurulması yönünde bir çalışma yapılıyor.

Yukarıda saydığım gerekçeler, böyle bir kararın verilmesini zorunlu hale getirmiş görünüyor.

Kişisel kanaatimi de ifade edeyim:

Hem Mehmetçiğin hem de toplumun selameti için bu yönde alınacak kararlar yerinde olacaktır.

Bu işin başka da çaresi yok zaten.

Şehirlerarası seyahatlerin sınırlandırıldığı bir ortamda yukarıda sözünü ettiğimiz türden görüntülerin ortaya çıkmasının ne tür sakıncalar doğurabileceğini bugünlerde herkes takdir ediyor olmalı.

Geniş kitleleri ilgilendiren bir soru daha var.

O da şu:

Askerlik görevini bedelli olarak yapacak olanlar için bu süreçte yeni kararlar alınacak mı?

Bu durumdakiler için de şöyle bir haber verebilirim:

Bu sorunun, yurt dışındaki T.C vatandaşlarının yararlandığı bir uygulama olan elektronik sistemle çözülmesi gündemde.