Amerikalı seçmenler 45. başkanını seçiyor
ABD'de, Demokrat Parti adayı Clinton ile Cumhuriyetçi Parti adayı Trump arasında süren başkanlık yarışında sona gelindi. Seçmenler, ülkenin 45. başkanını seçmek için sandık başına gidecek.
 
ABD halkı, aylar süren seçim kampanyalarının ardından yeni başkanını seçmek için sandık başına gidiyor.
 
Amerikalıların, ülkenin 45'inci başkanı olarak Demokrat Parti adayı eski ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ı mı yoksa Cumhuriyetçi Parti adayı iş adamı Donald Trump’ı mı seçeceği bugün belli olacak.
 
Halk, ABD Kongresinin 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi kanadının tamamı, 100 üyenin bulunduğu Senatonun üçte biri ve bazı valilikler için de oy kullanacak. Seçimler sonucunda ABD Kongresindeki sandalye dağılımları da yenilenecek.
 
Üç farklı saat dilimi olan ülkede, oy verme işlemlerinin başlayışı ve bitişi eyaletlerin yer aldığı dilime göre değişecek. Doğu yakasının saat dilimi esas alındığında, oy verme işlemleri saat 06.00’da başlayacak, sandık kapanması ise saat 19.00’da başlayıp eyaletlere göre gece yarısına kadar sürecek.
 
Ülkede 37 eyaletin yanı sıra başkent Washington'da 26 Ekim’den itibaren erken oy verme veya mazeretli oy verme işlemleri başlamış olmasına rağmen halkın çoğunluğu oyunu kullanacak. Seçmenler oylarını, eyaletlerde kurulan seçim merkezlerinde verecek.
 
Erken oy verme sürecinde yaklaşık 40 milyon seçmenin, 8 Kasım’ı beklemeden oylarını kullandığı belirtiliyor. Ancak seçimlere katılımın çok yüksek olması beklenmiyor. Bu seçimlerde kayıtlı yaklaşık 230 milyon seçmen bulunurken, bunlardan 150 milyonunun oy kullanacağı tahmin ediliyor.
 
Daha önceki seçimlere de katılım oranının düşük olduğu ABD'de seçmenin en önemli oy kullanmama nedenlerinden biri adayları beğenmemesi.
 
 
En fazla oyu değil, seçici delegeleri kazanan başkan olacak
 
ABD seçim sistemine göre seçimde en fazla oyu almak başkan olmak için yetmeyebiliyor.
 
Ülkedeki seçim mantığı, her eyaletin, başkanı ayrı ayrı seçmesi üzerine kurulu. Federal yönetim yapısının bulunduğu ülkede halk, her eyalette partilerin başkan adayına bağlı olan "seçici" grubuna oy veriyor. Eyaleti kazanan başkan adayı, eyaletlerin nüfus yoğunluğuna göre belirlenen seçici delegelerin tamamını da kazanmış oluyor. Dolayısıyla seçici delegelerde çoğunluğu alan, ülkenin de başkanı oluyor.
 
Bu nedenle gözler Hillary Clinton ile Donald Trump’ın halkın ne kadarının oyunu aldığında değil, hangi eyaletleri kazandığında olacak.
 
Başkanın seçilmek için 50 eyalet ve özel statüsü bulunan başkent Washington DC'deki 538 seçici oyun mutlak çoğunluğunu, yani 270'ini alması gerekiyor.
 
California, 55 kişi ile en çok seçici kurul üyesi barındıran eyalet. İkinci sırada 38 üyeyle Teksas geliyor.
 
Seçimlerde Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında gidip gelen "salıncak eyaletler" (swing states), başkan adaylarının kazanmak için çok çaba sarf ettiği yerler olarak biliniyor.
 
Bu yılki seçimlerde oy dağılımının en çok merak edildiği eyaletler arasında Ohio, Florida, Kuzey Carolina, Virginia ve Pensilvanya gösteriliyor.
 
Adaylar arasındaki çekişmeden dolayı “savaş alanı” olarak da nitelendirilen bu eyaletlerden Virginia’da Demokrat Clinton, anketlere göre yarışı önde götürüyor. Ohio, Florida, Kuzey Carolina ve Pensilvanya’da ise baş başa giden bir yarış görülüyor.
 
Florida, California ve Teksas gibi oy ağırlığı yüksek olan eyaletler seçimlerde belirleyici olurken, "kazanan hepsini alır" kuralı gereği salıncak eyaletlerin hangi adaya oy vereceği de başkanlık için önemli hale geliyor.Anketler Clinton diyor.
 
Ülke genelinde yapılan anketler Demokratların yarışı önde tamamlayacağını gösteriyor.
 
NBC News ile Wall Street Journal tarafından 3-5 Kasım'da yapılan ankete göre, Clinton yüzde 44 ile Trump’ın dört puan önünde. Liberteryan (Özgürlükçü) Parti adayı Gary Johnson yüzde 6, Yeşil Parti adayı Jill Stein ise yüzde 2 desteğe sahip.
 
Seçimlerde “kazanan hepsini alır” kuralı nedeniyle zaten Johnson ve Stein’e şans tanınmıyor.
 
Washington Post ile ABC News’in 1-4 Kasım arasında yaptığı ankette de Clinton, rakibinin önünde yer alıyor. Araştırmaya göre Clinton, yüzde 48 ile Trump’ın beş puan önünde bulunuyor.
 
İkisi de sonuçları New York’ta takip edecek
 
Adaylar, seçim sonuçlarını memleketlerinden izleyecek. Clinton ve Trump, seçim kampanyalarının merkezleri olan New York şehrinde seçim sonuçlarının netleşmesini bekleyecek. İki aday da seçim sonunda, zafer veya yenilgi mesajlarını buradan verecek.
 
Neden salı günü yapılıyor?
 
ABD'de başkanlık seçimleri her dört yılda bir kasım ayının ilk salı gününde düzenleniyor. Seçimin salı günü yapılması geleneği 1800'lü yılların ortalarına kadar gidiyor.
 
O yıllarda California, Florida ve Teksas gibi bazı eyaletler henüz kurulmamışken ABD Kongresinin bir seçim günü belirlemesi gerekiyordu. Uzak bölgelerde tarımla uğraşan Amerikalıların, atla kent merkezlerine gidip oy kullanıp geri dönmeleri 3 günü bulabiliyordu.
 
Hafta sonu ise dini görevlerini yerine getirenler düşünüldüğünde salı ya da çarşamba günleri en uygun alternatiflerdi. Çarşamba günleri birçok kentte pazar kurulduğundan salıda karar kılındı.
 
 
Rakamlarla ABD seçimleri
 
ABD'de kayıtlı yaklaşık 230 milyon seçmen bulunurken, bunlardan 150 milyonunun oy kullanacağı tahmin ediliyor.
 
Ülkenin 45. başkanını belirlemek amacıyla oy merkezlerine gidecek ABD'li seçmenler, 4 başkan adayından birini Beyaz Saray'a taşıyacak.
 
Tahminlere göre yaklaşık 150 milyon oyun kullanılacağı seçimlerde Demokrat Parti'yi eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Cumhuriyetçileri iş adamı Donald Trump, Liberal kesimi Gary Johnson, Yeşil Parti'yi ise Jill Stein temsil edecek.
 
Eyaletlerde bazı valiliklerin de belirleneceği seçimde, ayrıca referandum niteliğinde yerel kararlar alınacak.
 
Rakamlarla ABD seçimleri şöyle:
 
- ABD'de yaklaşık 230 milyon seçmen bulunuyor.
 
- Erken oy verme işleminde yaklaşık 40 milyon kişi oy kullandı.
 
- Ülkede 150 milyona yakın seçmenin oy kullanması bekleniyor.
 
- Seçimlerde başkanlık için 4 aday yarışıyor.
 
- "Dolaylı demokrasi"nin geçerli olduğu ülkede seçmenler doğrudan başkan adayı yerine 538 Seçiciler Kurulu üyesini oyluyor.
 
- Seçiciler Kurulu'nda mutlak çoğunluğu, yani 270'i alan aday zaferini ilan edecek.
 
- ABD'de başkanla birlikte 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi'nin tamamı da yenilenecek.
 
- Kongrenin Senato kanadında ise toplam üyenin 3'te birine denk düşen 34 senatör seçilecek.
 
- Başta Clinton ve Trump olmak üzere başkanlık için yarışan tüm isimlerin harcamaları yaklaşık 2,5 milyar dolara ulaştı.
 
- Toplamda 6,5 milyar doları aşması beklenen seçim harcamalarının üçte birlik bölümünü, adayların reklam kampanyaları oluşturdu.
 
- Demokrat Clinton, kampanyası için 610 milyon dolar harcarken, Cumhuriyetçi Trump 285 milyon dolar harcadı
 
- Televizyon ve sosyal medya reklamlarına Clinton 157 milyon dolar, Trump 44 milyon dolar harcadı.
 
- Clinton'ın kampanyasında 4 bin 200 kişi, Trump'ın kampanyasında ise 880 kişi görev yaptı.
 
- Clinton'a yarış boyunca 687 milyon dolar bağış yapılırken, Trump'a yapılan bağışlar 307 milyon dolarda kaldı.
 
 
ABD'de anketler Clinton'ı gösteriyor
 
ABD'de yapılacak başkanlık seçimine saatler kala son bir hafta içindeki anketlerin ortalaması, yarışı Hillary Clinton'ın kazanacağını gösteriyor.
 
Seçim öncesi Bloomberg, FOX, NBC, CBS Los Angeles Times, Washington Post gibi Amerikan gazete ve televizyonlarının kamuoyu araştırma şirketleriyle ortak yaptığı çok sayıda anket yayınlanıyor. Son bir hafta içinde yapılan anket sonuçlarının ortalaması alındığında, Demokrat Parti adayı Hillary Clinton'ın rakibi Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump'a yaklaşık 3 puan fark atarak "ipi göğüsleyeceği" öngörülüyor.
 
Önceki seçimlerde anketler tutturmuştu
 
ABD'de 2004 ve 2008'deki başkanlık seçimleri öncesinde, son bir haftalık anketlerin ortalaması başkanın kim olacağını neredeyse tam olarak ortaya koymuştu. 2012 seçimi öncesindeki anketlerin ortalamasında ise yanılma payı bulunuyordu.
 
Buna göre, 2004'te George W. Bush ile John Kerry arasındaki seçim öncesi tahminleri veren anketlerin ortalaması, yarışı Bush'un 2,4 puan farkla kazanacağını gösteriyordu. Nitekim Bush yüzde 50,7 oy oranı ve 2,4 puan farkla seçimi kazandı.
 
2008'deki Barack Obama-John McCain yarışı öncesindeki anketlerin ortalaması da Obama'nın rakibine 7,3 puan fark atacağını ortaya koymuştu. Seçim sonucunda Obama, yüzde 52,9 oy oranı ve 7,3 puan farkla zafer elde etmişti.
 
2012 seçiminde ise anket ortalamaları kazananı doğru tahmin etti ancak oy farkı konusunda yanıldı. Anket ortalamalarına göre Mitt Romney'e karşı yarışı 2 puan farkla kazanacağı tahmin edilen Obama, yüzde 51,1 oy aldı ve rakibine 3,9 puan fark attı
 
 
270’e ulaşan aday başkan olacak
 
50 eyalet ve özel statüsü bulunan başkent Washington DC’de toplam 538 seçici kurulu üyesi başkanı belirleyecek. Salt çoğunluğa, yani 270’e ulaşan aday başkan olacak.
 
Eyaletlerdeki seçici kurul üyelerinin sayısı eyalet nüfus yoğunluğuna göre belirleniyor. Örneğin California’nın 55, Teksas’ın 38, New York ve Florida’nın 29 üyesi bulunuyor.
 
En fazla oyu almak başkanlık için yetmeyebiliyor 
 
ABD seçim sistemine göre seçimde en fazla oyu almak başkan olmak için yetmeyebiliyor. Bunun son örneği, 2000 yılı başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti adayı George W. Bush ile Demokrat Parti adayı Al Gore arasında yaşandı. Bush, Gore'a göre 500 binden daha az oy almasına rağmen seçiciler kurulunda 266'ya karşı 271 üye üstünlüğü sağladığı için başkan seçildi. ABD tarihinde oyların çoğunluğunu alamadan başkanlık seçimi kazanan çok sayıda kişi var.
 
Bu sistemde bir eyaletteki oyların çoğunu alan aday, tüm seçici kurul delegelerini almaya hak kazanıyor. Örneğin, en çok delegesi olan California'da oyların çoğunu kazanmak 55 delegenin tamamını kazanmak demek.
 
Salıncak eyaletler belirleyici 
 
Salıncak eyaletler (swing states) çok önemli. Örneğin Ohio, Florida ve Virginia, sonucu çok merak edilen eyaletler arasında geliyor. Hatta Obama, “Clinton Florida’yı kazanırsa seçimleri de kazanır” dedi. 
 
Seçim süreci 1 Şubat 2016’da başladı 
 
Ön seçimler 1 Şubat 2016’da Iowa’da başladı. Temmuz ayında Clinton ve Trump’ın başkan adaylığı parti kurultaylarında resmiyet kazandı. 
 
Clinton’ın başkan yardımcısı adayı Virginia Senatörü Tim Kaine, Trump’ın adayı ise Indiana Valisi Mike Pence. 
 
İki aday 3 kez canlı yayında kozlarını paylaştılar. Yardımcı adayları ise 1 kez karşı karşıya geldi. 
 
Erken oy kullanma işlemi Ekim ayında başladı 
 
Erken oy kullanma işlemi çoğu birçok eyalette ekim ayı başında başladı. Bu yıl 37 eyalet ve Washington DC’de erken oy kullanma işlemi yapıldı. Şu ana kadar yaklaşık 42 milyon kişi erken oy kullandı. Clinton, sandık çıkışı anketlerine göre erken oy kullanma sürecinde önde gözüküyor.
 
Temsilciler Meclisinin tamamı yenilenecek
 
Bu seçimlerde başkanın yanı sıra 100 üyeli Senatonun üçte biri (yani 34), 435 üyeli Temsilciler Meclisinin ise tamamı yenilenecek. 
 
Ayrıca her eyalette farklı konular da 8 Kasım’da sandıkta halka sorulacak.